Page 31 - Naklen Öyküler
P. 31

Doğru dürüst birikim yapamadan geçen yıllarda Sermet ev-
             lenmedi. Bir yıkımı daha kaldırabilecek gücü olmadığını hissedebi-
             liyor, kabuğuna çekilerek kendini koruyordu. Yılların nasıl geçtiğini

             bilemeden ömrün ortasını çoktan geçtiğini fark ettiğinde Sermet’ten
             geriye ‘keşke ölsem’ diyen, bir sonraki adıma geçip geçemeyeceği
             kestirilemeyen bir boşluk kalmak üzereydi. Neyse ki alarm seslerini
             duymayacak kadar sağırlaşmamıştı ruhu, can havliyle yaşama tutun-

             maya çalışamayacak kadar hantallaşmamıştı.





                    Soruları yanıtlıyor gibi görünürken gizli bahçelerinde dolaştı-
             ğı, sorulmamış olanları kendi bulup içindeki dikenli yollardan geçe-
             rek önünü görmeye başladığı, yarım kalanları tamamlarcasına içinde
             hesaplaştığı, yaşamaya devam etmek için ikna olduğu bir desteğin

             sonuna geldiğine inanamıyordu. Yazarken, düşünürken, en kalın ör-
             tüleri en derin yaraların üzerinden birer kabukmuşcasına kaldırırken
             bir gün gelip bunun olacağını hayal bile edememişti. Yine de her
             yaptığı aslında bir yaşam alet çantası hâlini almıştı., Bundan böyle

             acil durumlarda gecikmeden onarımı yapmasını sağlamak üzere ya-
             nıbaşında duruyordu. Yaşam, Sermet’ten aldıklarını farklı bir yolla
             veriyordu. Çıkmazdan çıkmasını sağlayarak...









                    Tabureden  kalkıp  da  yanındaki  rahat  koltuğa  oturmayı  bir
             refleks  gibi  yapan  Sermet,  psikiyatristiyle  geçirdiği  seansları  ışık
             hızıyla anımsamayı bitirince, doktorunun gözlerinin içine baktı. Bu,
             devamını duymaya artık hazır olduğunu göstermek için bir işaretti.

             Doktor Ejder Bey,  sözlerine devam etme zamanının geldiğini görün-
             ce hafifçe gülümsedi. “Evet, Sermet Bey, karşınıza sizi çıldırtacak
             bir sürü insan çıkmış. Siz değil, onlar deli. Bu hep böyledir aslında,
             onlar değil de delirttikleri bize gelir.” Sermet, bu sözlerin ne anlama


                                                                                      31
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36