Page 63 - Münip Dergisi 2.Sayı
P. 63
şerim gibi geliyor. Aslında tam olarak da eleştirdiğim ve da külfetli ve kötü bir yatırım olduğu gerçeğinden hare-
söylemek istediğim bu! Siz, siz olun, dolduruşa gelme- ketle, sonuçta bir işe yaramadığı da anlaşılınca, büyük
yin..:) Gelmeyelim yâni! İnsânın doğasını ve kapasite- bir moral bozukluğu ile katılımcı−birey yeniden her ân
sini vulgarize ve törerize eden bu kãbîl öğreti sistemleri- tetiklenebilecek olan bir depresyonun ya da nevrozları-
nin gerekli yasal düzenlemelerle kontrol altına alınması nın gayya kuyusuna tepetaklak –gerisingeri– yuvarlanı-
gerektiğini, Psikologlar ya da Psikolojik Danışmanlar vermekten kurtulamıyor. Bu anlâmdabirey’ler; zamân,
Derneği’nin, kezâ, Psikiyatrlar Derneği’nin de lobi ça- para, güven hattâ umut kaybı ile tekrâr kimliksizlik ana-
lışmalarıyla bu işe bir çeki−düzen vermesi gerektiğini foruna düşüyor ve çâresizce serseri bir mayın gibi başka
düşünüyorum. bir kişisel gelişim tapınağına yöneliyorlar. Niçin? Tabiî
ki, yeniden arınmak veyâ daha anlâmlı ve yeni bir psiko-
Diyeceksiniz ki, zararlı olduğunu düşünüyorsunuz
lojik aroma bulmak için…
ama tüm bu uygulamaların zararı en fazla nereye va-
rabilir ki? Şöyle ki, eğer bu işlerin uzmanları hâlka açık Bu noktada diğer can alıcı soru da şu: NLP gibi uygu-
alanlarda, salonlarda hipnotik teknikler kullanıyor- lamaların ya da mistisizme varan/kayan öğretilerin bir
sa –ki ülkemizde daha çok bunu yapıyorlar– pek çok ölçüsü, standardı var mı? Ne yazık ki ‘Hayır’!,belli stan-
zarara sebep olabilirler. Meslek etiği ve yemîni olmalı dartları yok. Çünkü bu kãbîl öğretilerin hiçbiri, eğitsel
16
yâni ilk önce. Bu etiğe uymayanların da tâbî olacağı ve akademik ölçütlere göre tasarlanmış değiller. Ayrıca
yasal düzenlemeler olmalı. Çünkü bu şov amaçlı gös- hiçbiri mânevî bir geleneği tecrübe etmiş değil! Sûfî bir
terilerde bireylerin bilinçaltları deşiliyor ve deşilen bu vizyonları, kalb−i selîmyahût ta akl−ı selîm ile düşüne-
bilinçaltları onarılmadan ve de usturuplu bir şekilde bilen bir mânâ derinlikleri yok! Zaten ortada bir ölçü ya
programlanmadan katılımcılar yine nevrotik ve his- da ethikaolmayıp amaç sâdece hedefe varmak olunca
terik bir şekilde aramıza salık veriliyor. Hipnoz, ya da insân egosunun pohpohlanması, faydacılık, fırsatçılık
özel adıyla Hipnoterapi, kesinlikle gruplara değil, tekil genel bir strateji olarak istismâr ediliyorken, benmer-
olarak bireylere yapılmalıdır. Kalabalıklara ve gruplara kezciliğin ahlâk hâline gelip meşrûlaştırılması gibi bir
yapılan hipnoz, son derece riskli ve zararlı bir durum- durum söz konusu oluyor yâni. Bana kalırsa, insânlar-
dur çünkü… Ayrıca, Hipnoz’dan önce bireyin beyin daki varoluşsal boşluktan ve anlâmsızlıktan doğan on-
tomografisinin çekilmesi, danışanın nöroliptik düze- tolojik sancılara ve psikojenik ağrılara dermân olmak
yine bakılması, cinsiyet rollerinin farkında olunması, iddiâsıyla ortaya çıkan ‘Kişisel Gelişim Uygulamaları’;
hastanın (danışanın) kişilik özelliklerinin, âile doku- güyâ bireyin anlâmlılık talebini karşılamak üzere orta-
sunun, kardeş sayısının, −varsa− önceki travmalarının ya çıkan ve bu anlâmda pop−psikoloji ürünü olmaktan
bilinmesi, hattâmuhatâbınızın yaptığı işe kadar pek öteye geçemeyen post−modern ürünlerdir. Yâni, NLP,
çok özelliğinin değerlendirilmesi ve önceden bilinme- Kişisel Gelişim, Coaching ve benzeri öğretiler; eğitim
si gerekmektedir. Aksi takdîrde kaş yaparken göz de etkinliğinden daha çok, ticârî bir etkinlik oldukları iz-
çıkarılabilir. Bu anlâmda kalabalık katılımların olduğu lenimini uyandırıyor bende! Denilebilir ki buradaki
hipnoz seanslarını son derece sakıncalı bulduğumu ve asıl maksat, postmodernzamânlarınadetâ erkânı olan
bu faaliyetlerin ivedilikle yasaklanması gerektiğini dü- tüketim ahlâkının karşılıklı arz−talep ilişkisinden güç
şünüyorum. alarak, bireylere; kimlik, kişilik ve girişimcilik rûhu gibi
klişelerin böylece mamûlleştirerek pazarlanması amaç-
Diğer taraftan, Hipnoz kullanılmayan kişisel gelişim lanmaktadır.
seminerleri ise sâdece bir enformasyon bombardıma-
15
nıdır. İnsânı birazcık motive eder ama bu motivasyon- Sözü bu kadar uzatmışken, bir de çağdaş ‘bilgelik’ kitap-
hayâta pek aksetmez ve de yaşamın derûnunda mâkes ları var. Yazarının sübjektif birikimi ve anlayışı dışındaki
bulamaz... Sonuç olarak, bu seminerlerim maddî anlâm- evrensel bir ekole bağlanmayan bu eserlerin, insânlara
15 Bu tür terapimsi artistik, görsel, işitsel tekniklerin kullanıldığı derinliksiz ve etik−dışı terapi uygulamalarına Tak−
Tak Terapiler (Boom−Boom Therapy) deniyor. Bu aldatıcı tekniklerle bireyler adetâ kandırılıyor, enformasyon
bombardımımamarûz bırakılarak, sağaltımdan çok şov ve gösteri amacı güdülüyor. (Bkz., Füsun Akkoyun, Gestalt
Terapi, Nobel Yayın Dağıtım, s. 178, Ankara, ©2004.)
16 Robert L. Solso & Homer H. Johnson, Psikolojide Deneysel Yönteme Giriş: Vaka Yaklaşımı, Kitabevi Yayınları, (Çev: Ayşe
Ayçiçeği), İstanbul, ©2005.
2022/2 61