Page 62 - Münip Dergisi 2.Sayı
P. 62

ce kısa süreli olması, anlatılanların kandırmacadan ve de
             inadırmacadan öteye geçememesi, olgulara dayanma-
             ması , tek taraflı kalması, etkileşimden ve empatiden
                 13
             yoksun olması, sayı olarak katılımcıların fazla olması,
             şov ağırlıklı yapılması, meslek etiğinden yoksun olma-
             sı, buyurgan olması, sığ yönergelere dayanması; bırakın
             sûfî geleneği, en başta psiko−dinamik terapilerle çelişi-
             yor.

             Bu konuda, akademik çalışmalar yapmış birisi olarak so-
             ruda belirtmiş olduğunuz Dinamik Terapiler’le ve Sûfî
             Gelenek arasındaki benzerliği de sakıncalı gördüğümü
             belirtmek isterim. Kaldı ki bizler, psikoterapileri bile
             büyük ölçüde Anglo-sakson ve Anglo-Amerikan kiplere   işgãl eden ve özellikle kişisel gelişimcilerin ve benliğin
             dayandığı, seküler ve bayağı olduğu ve en önemlisi de   sekülerkutsâlları  üzerinden  yapılandırılan,  müritlerini
             Teolojik Bilgeliği reddetiği için de eleştiriyoruz!   (müşterilerini) büyük vaatlerle sömüren ve yönlendiren,
                                                          son tahlîlde katıksız dünyevîleşmenin yaratmış olduğu
             Bu yapıcı eleştirilerim, bir anlamda ehîl olmayan mürşit-  bu zamânlardakitahrîbata çanak tutan sözde yaşam reh-
             lerin eline düşmüş müritlerin durumuna benzer bir şey,   berlerine çok daha dikkat etmemiz gerektiğini düşünü-
             Kişisel Gelişimciler’e başvuran insanlar için de söz ko-  yorum.
             nusu! Evet aynen öyle! Yanılıyor muyum? Sanmıyorum.
             Nitekim,Gazî Mustafa Kemal Paşa’nın tekkeleri kapat-  Öte yandan, şahsen, gelenekten koparak apansızca sav-
             masında bu durumun etkili olduğu da söylenebilir. Eh-  rulduğumuz New Age akımlarını da, kendilik arayış için-
             liyetsizlik, maddî ve mânevî sömürü, mollaizm, NLP’ci-  deki modern insân için bütün dinlerden kotarılmış sunî
             ler gibi kısa yoldan (teberrüken) şeyhlik icâzetnâmeleri   ve karma bir din olarak görüyorum. Kişisel gelişimden
             ya da sertifikaları verilmesi, hemen herkesin şeyhlik   tutun mistik disiplinlere kadar pek çok şeyin çıkışında
             yapmaya kalkışması ve hurâfeciliğin artması nedeniyle   New Age akımının etkisi var sanırım. Nasıl mı?
             kapatıldı, mâlumunuzüzre... Kişisel gelişim bağlamın-
             daki mânevî rehberlikler de biraz buna dönüşmüş gibi   İndirgemecilikle eklektizmle tabiî ki!Yalapşap bir har-
             görünüyor. Onlar da 2000−3000 (USD) dolara, size   manlayıcılıkla yani! Ama istasyonda, abartıya ve spe-
             Amerika’dan geldiği söylenen ve oradaki derme çatma   külasyona ya da komple teorilerine karşı temkîni elden
             bir enstitü tarafından onaylandığı belirtilen bir sertifika   bırakmadan rahatlıkla söyleyebilirim ki, kişisel gelişimin
             veriyorlar. 2 hafta içinde siz de diplomalı ve postmodern   benlik teknolojileri içersinde yer alan Feng Shui, Yoga,
             bir mânevî rehber (şeyh!) oluveriyorsunuz..! Ne diyebi-  Meditasyon, Hipnoterapi, NLP, Psikoterapi, Reiki, Os-
             lirim ki.. Neresinden tutsak elimizde kalıyor…  hoTantra, Meditasyon, Zen, Kaizen, Krishnamurti, Re-
                                                          birtingPsikodrama, Psikanaliz  gibi disiplinlerin, farklı
                                                                                14
             Diyeceksiniz ki, Tekke’leri kapatırken kurunun yanında   din ve öğretilerdeki pek çok unsurun “kes−yapıştır”
             yaşı da yakmışlar… Evet, bu da haklı bir eleştirel argü-  (copy−paste) mantığıyla kabaca derlenerek oluşturuldu-
             mantasyon! Ama siyasanın reel politik sonuçları herp   ğu ve böylece asıl mânevî değerlerin vulgarize edildiği;
             böyledir. İndirgeme ile adalet ve eşitlik başbaşa gider-  dahası, ortaya son derece zararlı reçetelerin konulduğu
             mişçesine birbirini koşutlar. Burada da böyle olmuştur.   da su götürmez bir gerçektir.
             -Sonuçta çok güçlü bir tradisyonu olan ve toplumun
             adeta körük gibi nefes alıp-verdiği, sosyolojik olduğu   Bazı kitaplarda öyle telkînler ve vaatler var ki inanıl-
             kadar ontolojik bir hizmet de vermekte olan bir kuru-  maz! İsteyerek ya da düşünerek her şeyi başarabilirsiniz
             mu kapatıyorsunuz. Olmuştur yâni, dediğiniz gibi...   gibi… Ben kendi adıma önerilen telkînlere sıkı sıkıya
             Ama ben kapatılmasından çok, bu kurumların yerini   bağlanarak hareket etsem, ya kötü yola ya da hapse dü-

             13  Bkz., Michael J. A. Howe, Öğrenme Psikolojisi, (Çev: Ebru Kılıç). Alfa Yayınları, İstanbul, ©2001.
             14  Bkz., Prof. Dr. Charles Brenner, Psikanaliz: Temel Kavramlar (An Elementary Texbook of Psychoanalysis), HYB Yayıncılık,
                Ankara, ©1998.

         60            2022/2
   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66   67