Page 166 - ÇİLEK ÇALIŞTAYI KİTAP
P. 166

Şekil 1. Çileğin yapısında barındırdığı temel fenol bileşenler

                      Çilekte yüksek miktarda bulunan askorbik asit, fenolik asitler, bağlı ve serbest formdaki

               ellajik  asit  ile  pelargonidin  ve  cyanidin  türevlerinden  oluşan  antosiyaninler  oldukça  güçlü

               antioksidan  özellik  göstermektedir.  Bu  özellik  DNA  tahribine  sebep  olan  reaktif  maddelerin
               vücutta etkisiz hale getirilmesinde önemli katkı sağlamaktadır. Böylece DNA  tahribatıyla başlayıp

               kanserle sonuçlanan çok sayıdaki biyokimyasal reaksiyonların önüne geçilebilmektedir.
                      Çilek  ayrıca  insan  sağlığına  önemli  katkıları  olan  askorbik  asidi  (C  vitamini)  önemli

               düzeyde  içermektedir.  Askorbik  yüksek  oksidasyon-redüksiyon  potansiyeline  sahip  güçlü  bir
               antioksidandır. İnsan vücuduna günlük alınması gereken bir maddedir. Askorbik asidin uzun süreli

               eksikliğinde skorbüt adı verilen bir hastalık ortaya çıkmaktadır ve dolayısıyla askorbik asit anti-

               skorbütik  bir  maddedir.  Çilek  askorbik  aside  önemli  kaynaklık  ettiğinden  bir  porsiyon
               tüketildiğinde vücudun günlük ihtiyaç duyduğu miktarı fazlasıyla karşılamaktadır. Bunun yanı sıra

               çilek sitrik asit ve malik asidi yüksek miktarda içermektedir. Söz konusu organik asitler mineral
               emilimini  arttırıcı,  enerji  metabolizmasını  destekleyici  ve  böbrek  taşlarının  oluşumunu

               engellemede önemli rol aldıkları bilinmektedir.

                      Çilek yapısında bulundurduğu kendine has kimyasal bileşimi sayesinde vücut direncinin

               arttırarak  koruyucu  hekimlik  uygulamalarına  önemli  katkı  sağlama  potansiyeline  sahiptir.  Öte
               yandan çilek yapısında farklı izoform yapısında yedi alerjen protein barındırdığı tespit edilmiştir.

               Bu proteinler bazı vakalarda oldukça ciddi gıda alerjilerine sebebiyet vermektedir. Bu bağlamda
               söz  konusu  proteinlere  karşı  alerjik  reaksiyon  gösteren  tüketicilerin  dikkatli  olması  gerektiği

               hekimler tarafından sıklıkla dile getirilmektedir.



               Çileğin Gıda Sanayisinde Değerlendirilmesi


               Çilek kendine has tat ve aroma dengesi ile yüksek bir beğeniye olup sahip olmasına rağmen hasat
               sonrası fizyolojisinden ötürü hızlıca fiziksel ve kimyasal değişimlere uğrayarak bayatlamakta ve

               tüketim  değeri  önemli  düzeyde  düşmektedir.  Depolama  aşamasından  çilekte  meydana  gelen

               değişimler  başlıca  su  kaybı,  tekstür  kaybı,  pörsüme  ve  renk  kaybı  şeklinde  olurken  kimyasal
               değişimler  başlıca  tat  değişimi,  besin  kaybı  ve  kötü  aroma  oluşumudur.  Bu  değişimlerin

               gerçekleşmesinde  çileğin  yapısında  barındırdığı  enzimler  önemli  rol  almaktadır.  Bayatlama
               mekanizmasını  takip  eden  mikrobiyolojik  değişimlerle  de  çilek  kısa  sürede  bozularak  tüketim

               değeri olmayan bir ürüne dönüşebilmektedir. Bunun önüne geçmek için çilek hasat sonrasında

               hızlıca  iyi  üretim  uygulamaları  ile  gıda  sanayisinde  işlenmelidir.  Gıda  sanayisinde  çileğin
   161   162   163   164   165   166   167   168   169   170   171