Page 65 - ÇİLEK ÇALIŞTAYI KİTAP
P. 65
Topraksız çilek yetiştiriciliğinde günlük sulama (fertigasyon) düzenlenmesi, solar radyasyona,
drenaja ve/veya otomatik sensörlere göre planlanmaktadır. Günlük sulama düzenlenmesinde
yapılan değişiklikler, substrat su içeriğini, substrat EC’sini ve drenaj oranını etkilemektedir.
Vegetasyon dönemi ve solar radyasyona göre değişmekle birlikte, çilek bitkisinde, 100-300
ml/gün fertigasyon çözeltisi, farklı sürelerde ve sayılarda uygulanmalıdır (Adak ve ark. 2015).
Besin solüsyonu ayarlamalarında olduğu gibi, sulama (fertigasyon) düzenlemelerinde de
dikkatli ve hassas düzenlemeler çilekte başarıyı etkilemektedir. Nitekim yetiştirme ortamı
EC’si, gece/gündüz EC farkı ve yetiştirme ortamı su içeriğinin optimumdan sapması ile
sulama başlangıç ve bitiş zamanları, sulama sıklığı ve süresinin ayarlanamaması gibi
faktörler, bitkilerde vegetatif ve generatif gelişmeye geçme zamanı ile vegetatif/generatif
dengesini etkilemektedir. Ayrıca günlük drenaj kontrollerinin gerçekleştirilmesi (pH, EC,
%) doğru topraksız yetiştiriciliği garanti altına almaktadır.
1. Hastalık ve zararlılarla mücadele: Topraksız üretim modeli, konvansiyonel tarıma göre
yoğun bir bitki popülasyonu ile yoğun üretimi teşvik etmekte, bu da olası hastalık ve zararlı
yayılımı riskini artırmaktadır. Bu nedenlerle vegetasyon dönemi boyunca gerekli kültürel ve
biyoteknik mücadelenin yanısıra, biyolojik mücadeleye de önem verilmesi gerekmektedir.
Bunun yanısıra gerektiği durumda minimum kimyasal kullanımı ile yetiştiricilik
gerçekleştirilmektedir. Son zamanlarda günümüz topraksız çilek üretim seralarında sarı ve
mavi tuzakların kullanılması ve hatta çileğin ana zararlısı olan kırmızı örümceğe karşı
biyolojik mücadele imkanlarının kullanılmaya başladığı gözlenmektedir. Ayrıca bilinçli
üreticiler, organik yetiştirme ortamlarında mikoriza vs. gibi biyolojik etmenleri kullanarak
hastalıklara ve tuzluluk gibi abiyotik stres faktörlerine dayanımı artırmaya çalışmaktadırlar.
SONUÇ
Ülkemiz topraksız çilek yetiştiriciliğine yatırım düşünen üretici, girişimci ve yatırımcı
sayısının gün geçtikçe artması, ihracata yönelik pazarın son zamanlarda genişlemeye
başlaması ve ihracata yönelik üretimi mümkün kılması, iklimsel olarak çilek yetiştiriciliğine
uygun alanlarımızın varlığı, topraksız yetiştirme sistemlerinde çeşitlilik, sektörde ülkemizin
güçlü yanları içerisindedir. Buna karşın, sistem planlamasındaki hatalar ve çok katlı
sistemlerin plansız yapılması, fertigasyon ve sulama düzenlemesinde yapılan hatalar,
çevresel şartların (ışık, sıcaklık, oransal nem, havalandırma vb.) optimizasyonunda yapılan
hatalar, su analizlerine gereken önemin verilmemesi, yağmur suyu kullanımındaki
yetersizlikler, kapalı sistemlerin kullanımındaki yetersizlikler, teknik danışmanlıklara
gereken önemin verilmemesi ve yatırım maliyetlerinin yüksekliği de ülkemizin zayıf yönleri
arasındadır. Dolayısıyla gerek yetiştirme teknikleri ve gerekse sistem planlanmasındaki