Page 101 - Olasılıksız
P. 101
Silahsız çarpışma: aikido, choi-kwangdo, hapkido, judo, jujitsu, muay
thai, tae kwon do.
Nava üç askerin dosyalarına baktı. Bomba imha uzmanı olan Gonzalez dışında, hepsinin de
becerileri üç aşağı beş yukarı aynıydı. Hepsi eğitimliydi ve hepsinin sahada deneyimi vardı. Hatta,
birkaçı gizli göreve bile çıkmıştı. Nava derin bir nefes alıp verdi. İşte bu işleri karıştırıyordu. Grimes'a
baktı.
"Sence de abartmışlar, değil mi? Bir sivili yakalamak için dört eğitimli asker yolluyorlar."
"Ne bileyim," dedi Grimes omuz silkerek. "Dr. Jimmy iyice gerildi. Bir hata olsun istemiyor."
"Bu ekibi nereden buldu ki?"
"Bilmem, herhalde birinden rica etti. Aynen seni buraya getirttiği gibi. Bu işte herkesten her şey
rica ediyor." Grimes bacaklarının arasında sıkıştırarak tuttuğu kutudan bir yumuşak şekerleme aldı ve
Nava'ya uzattı. Nava başını salladı. Grimes bunu ağzına tıktı. Çiğnerken konuşmaya devam etti.
"Birkaç dakikaya kalmaz gelirler. Tanışıp anlaştıktan sonra da, Dr. Jimmy herifi yakalamanızı istiyor."
Grimes'ın cihazı ötmeye başladı. Dönüp bir düğmeye bastı. "Evet? Hemen yanımda. Veriyorum."
Kablosuz kulaklıklarını çıkartıp Nava'ya uzattı. "Forsythe arıyor."
"Doktor Forsythe, buyurun."
"Ajan Vaner, Grimes'ın size gerekli tüm bilgileri verdiğine emin olmak istedim."
"Verdi efendim. Anladığım kadarıyla ekiple birlikte Bay Caine'ı yakalayacağım ve onu UGA
laboratuvarına getireceğim."
"Aynen öyle. Ekip şefi sizsiniz. Bu işi gizli kapaklı yapmalısınız. Ekipteki askerlerin böyle
davranmaya alışkın olduklarını sanmıyorum; ama ne yazık ki bu kadar kısa sürede anca bu ekibi
toparlayabildim. Siz onları kontrol altında tutarsınız."
"Elimden geleni yaparım efendim."
"İyi. Bay Caine'e çok dikkat edin. Göründüğünden daha tehlikeli bir adam."
"Anlıyorum," dedi Nava bir yandan da Forsythe'ın ne demeye çalıştığını düşünüyordu.
"İyi şanslar Ajan Vaner."
"Sağ olun efendim." Telefonu kapayınca hat kesildi. Nava kulaklıkları çıkarttı ve tam Grimes'a
geri vermek üzereydi ki onun kafasında da kulaklık olduğunun farkına vardı.
"Mutlaka bir yedek getiririm," dedi Grimes gülümseyerek.
"Dr. Jimmy korkağın teki, değil mi? Bay Caine'e çok dikkat edin," derken Forsythe'ı taklit
ediyordu. Nava hangisine daha çok şaşırdığını bilemedi: Konuşmayı dinlediğine mi, yoksa bunu
açıkça söyleyip de gurur duyduğuna mı.
"Bu iş çocuk oyuncağı değil mi?" diye sordu Grimes. "Kapısını indirip herifi enselersiniz."
Nava tek kelime etmeden indi minibüsten. Sorun şu ki, Grimes haklıydı. Onun önerdiği plan akla
en yatkın olandı. Doğrudan saldırmak, basit bir planla Caine'i alt etmek, akıllıca olurdu. O zaman
olanları gören olur mu olmaz mı diye dert etmek zorunda da kalmazlardı. Ekiptekilerin de bir nebze
deneyimi ve aklı varsa, onlar da bunu bileceklerdi. Eğer UGA Caine'i ele geçirirse, o zaman Nava'nın
hiçbir şansı kalmayacaktı.
Bir yolunu bulmalıydı.
▲
Tommy'nin kim olduğunu anladıkları anda şube müdürü hemen telefonu bizzat kendi aldı ve
Tommy'ye 'beyefendi' diye hitap etti. Tommy'ye hayatı boyunca başka kimse 'beyefendi' dememişti.
Bay Tommy DaSouza. Bu hoşuna gitmişti.
Saklı Kütüphane 101 www.e-kitap.us