Page 12 - Olasılıksız
P. 12

"Az puşt değilsin Walter. Görmüyor musun adam hasta."
                    "Puşt mu? Bir de Tann'nın hizmetkârısın sözde, öyle mi Rahibe. Ne yani-"
               "Walter kapa çeneni!" Rahibe öyle bir ses tonuyla konuşmuştu ki, Walter onun otoritesini sorgulayamayıp hemen
               sustu.  Rahibe, Caine'e doğru döndü. "Gidip biraz kanepeye uzanmak ister misin?"  Caine  göz  ucuyla
               Rahibe'nin arkasında ayakta duran Vitaly Nikolaev'e baktı. Vitaly hiç de endişeli görünmüyordu; aksine
               kızgındı.
                   "Yok, yok. İyiyim," dedi Caine tüm gücünü toplayıp sesinin düzgün çıkması için çabalayarak. "Şu
               eli bir bitirelim de." Rahibe başka bir şey söyleyemeden, Caine bir siyah fiş attı ortaya. "Yüz," dedi. Son
               kart da dağıtıldığına göre oyun yerdeki parayla kısıtlıydı. Yani ne kadar artırılabileceği yerdeki paraya
               bağlıydı.
                   Walter, Caine'e baktı, onun ne halt ettiğini kestirmeye çalışıyordu. Eğer Caine normalde elini belli
               eden bir takım hareketler yapıyorsa bile, şu anda hastalıktan dolayı hiçbir şeyi ele verebilecek durumda
               değildi. Walter, Caine'e baktığında bir tek şunu anlayabilirdi: Caine neredeyse ölmek üzereydi.
                   Bir saniye sonra Walter kendini toparladı ve omzunun üstünden Vitaly'e seslendi. "Vitaly yerdeki
               parayı saysana." Nikolaev masaya doğru yaklaştı, ortadaki fişleri büyük bir ustalıkla hemencecik ayırdı
               ve saydı. 5 siyah, 8 yeşil ve 15 kırmızı fiş vardı; yani toplamda 775 dolar.
                    "Yüzünü görüyorum ve  ortadaki  kadar artırıyorum," dedi Walter  dirseğinin ucunda duran
               paralarına uzanıp on tane yüz dolarlık banknot alarak. "Yani, 875 dolar etti. Sıra sende."
                   Walter, Caine'i kandırmaya çalışıyordu, elinde floşroyal tuttuğuna inandırmak istiyordu; ama Caine
               buna kanmayacaktı. Olasılık hesaplarına göre bu pek mümkün değildi. Walter parayı artırıp, onu
               korkutup ortadaki paraya konmaya çalışıyordu; ama Caine böyle bir şey yapmasına izin vermeyecekti.
               Caine önündeki tek tük fişlere, sonra da altındaki kâğıda baktı. Caine  borçlarını hep zamanında ve
               eksiksiz ödediği için ona 15,000 dolarlık bir kredi limiti verilmişti. Nikolaev bunu Caine'e verdiğinde,
               Caine elinde kesinlikle yenilmez kartlar olmadığı sürece bunu kullanmayacağına yemin etmişti. İşte o
               an gelmişti; kare astan daha iyi ne olabilirdi ki?
                   Nikolaev'e başıyla işaret etti; ama bunu yapmasına bile gerek  yoktu. Nikolaev daha o başını
               eğmeden yanındaki güvenlik görevlisine işaret etmişti bile, dev adam da Caine'in önüne onbeş tane
               mor fiş koymuştu. Eğer 875 doları görürse birkaç saniyede her şey bitecekti, kaybederse de Nikolaev'e
               bir binlik borcu olacaktı sadece. Bu pek istediği bir şey değildi, ama birkaç haftada bu parayı toplardı.
               Caine bu olasılığı da göz önünde bulundurduğuna inandırmaya çalıştı kendisini; ama için için kendini
               kandırdığını biliyordu. Artık bu oyunu ortadaki parayla kabul edecek hali yoktu. Elinde kare as vardı.
               Hele Walter büyük oynayıp onu kaçırmaya çalıştıktan sonra böyle bir şey yapacak hali yoktu. Yok yok,
               kesinlikle parayı artıracaktı. Artırmak zorundaydı.
                    Caine elindeki dört mor fişi ortaya koydu yavaşça. Sonra da yerden beş tane siyah fiş aldı. "3,500
               dolar oldu. Sıra sende."
                   Rahibe Mary bir anda kendini tutamayıp şaşkınlıkla derin bir nefes aldı. Stone bile etkilenmişti bu
               oyundan; Caine adamın hafifçe  kaşlarını kaldırdığını görebiliyordu. Sanki odada  soluyacak hava
               kalmamıştı. Caine biran için gözleri yaşlanmış olan Walter'la göz göze geldiğinde sanki koku bile azalır
               gibi oldu.
                    "Sıra sende. Ortaya 2,625 dolar daha atacaksın. Var mısın, yok musun?"
                    Walter sadece pis  pis sırıttı. "Yarın, bu gece olanları hatırlayıp dövünecek,  kafanı duvarlara
               vuracaksın." Nikolaev'e başıyla işaret edince onun da önüne 10 mor fiş konuldu. Walter tüm bunları
               ortaya sürdü, sonra da önünde kalan 5 siyah fişi de teker teker ortaya attı.
                    "Bahis arttı, sıra sende," dedi Walter. "Görüyor musun?"
                   Caine'in birden midesi bulandı. Elinde artıracak para kalmamıştı, hepsi buydu. 7,875  dolar
               koymuştu ortaya. Eğer kaybederse Nikolaev'e 11,000 dolar borcu olacaktı; bu da banka hesabındaki
               paradan 10,600 dolar daha fazlaydı. Bu ciddi bir borçtu, hem de böyle borçları çok ciddiye alan bir




               Saklı Kütüphane                              12                                 www.e-kitap.us
   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17