Page 191 - Olasılıksız
P. 191

29





                    "Kimsin sen?" diye sordu Nava papyonlu adama bakarak. "Adımı nereden biliyorsun?"
                    "Adım Peter. David'i tanıyorum. Sizi buraya getirmemi o istedi."
                    "Burası neresi?"
                    "Araştırma laboratuvarım."
                    Nava gözlerini ovuşturmak istedi. Bunların hiçbiri mantıklı değildi. "Ne zaman aradı?"
                    "Saat beş onbeş civarıydı aradığında."
                    Nava düşündü ve Caine’in o sıralar masadan kalktığını hatırladı. Tabii ya, işte o arada telefon
               etmişti. Ama sırf o zamanda telefon etmiş olabileceği için, bu, adam doğruyu söylüyor demek değildi.
                    "Tam olarak ne dedi. Kelimesi kelimesine."
                    Adam bir an için tavana  baktı, sonra  da boğazını  temizledi. "Dedi ki...dedi  ki ortağım doktora
               öğrencilerinden birini öldürmüş,"
                    "Julia Pearlman."
                    Adam birkaç defa gözlerini kırpıştırdı. "Evet. İlk başta dediklerine inanmadım ama Julia ölünce ve
               ortağım da aynı zamanda ortadan kaybolunca bunu düşünmek zorunda kaldım. Neyse, David ortağım
               için bazı testler yaptığımı bildiğini söyledi-  David'e yaptıklarım gibi- ve eğer David'in dediğini
               yapmazsam o da beni suça iştirakten ele verecekmiş,"
                    Nava'nın aklı almıyordu olanları. Bir gariplik vardı. Elindeki neşteri sıkıca tuttu. "David'e testleri
               sen mi yaptın?"
                    Adam başını salladı.
                    "Sen Paul Tversky misin?"
                    Hayır," dedi adam başını sallayarak. "Paul benim ortağım...dı. Benim adım Peter Hanneman."
                    Nava'nın birden aklı karıştı. "Ortağının bir resmi var mı yanında?"
                    "Aslına bakarsan var," dedi Dr. Hanneman duvarda asılı duran çerçeveli resmi göstererek. Beyaz
               önlüklü kalın kaşlı bir adamla kol kola duruyorlardı. Nava öteki adamı tanıyordu, ama Tversky olarak
               değil, takma adıyla, yani Doc olarak.
                    Birden her şeyi anladı. Tversky Doc'tu. Tüm bu süre boyunca adam burnunun dibindeyken bunu
               anlayamamıştı. Testleri tartıştıklarını düşününce birden anladı  Nava. Tversky'nin testleri kendinin
               yaptığını düşünmüştü Nava. David'e, testleri yapan doktorun onu ele geçirmek istediğini söyleyince
               de, o da bunun Peter Hanneman olduğunu sanmıştı, Paul Tversky değil.
                    "Ama Julia da Petey diyordu adama," dedi Nava daha çok kendi kendine konuşarak.
                    "Evet, Dr. Tversky'nin öğrencilerinden bazıları ona Petey diyorlar," dedi Hanneman. "Takma isim
               gibi bir şey. İsminin baş harfleri P.T. birleştirince Petey diye okunuyor İngilizce."
                    Nava her  şeyi anlayınca başını salladı. Sanki bir yapbozun son parçası  da yerine oturmuştu.
               "Devam et."
                    "Paul, David'e yardım etmek istediğini ama ona para vererek onu utandırmak istemediğini söyledi
               bana.  O yüzden de benim önermemi istedi  David'e testleri yapmasını. Ben öylesine  birkaç test
               yapıyoruz diye düşündüm. Paul'un bu verileri ne için kullandığından veya kullanacağından haberim
               yoktu."
                    "Dur," dedi Nava hâlâ bazı şeyleri anlamaya çalışarak. "David başka ne dedi aradığında?"
                    "Bana Brooklyn'de bir adres verip, saat kaçta  orada olacağımı söyledi.  Geldiğimde seni kötü
               durumda bulacağımı ve acil yardıma ihtiyacın olacağını söyledi. Ben de hazırlıklı geldim. Vardığımda
               yanan binadan çıkıyordun. Boğulmak üzereydin. Gerçi ben doktor değilim, ama insan anatomisinden




               Saklı Kütüphane                             191                                 www.e-kitap.us
   186   187   188   189   190   191   192   193   194   195   196