Page 189 - Olasılıksız
P. 189

bir yolunu bulmaya çalıştı, ama hiçbir şey... ancak kazanmanın yolu
                    Caine tereddüt etmeden masanın altına uzanıp Rahibe'nin poposuna bir çimdik attı.
                    *Ayı" diyen Rahibe birden kollarını açtı. Dirseği Stone'un eline çarptı, o da birasını devirdi. Bira
               masaya, oradan da Walter'ın üstüne döküldü. Soğuk sıvı kucağına dökülünce Walter ayağa fırladı,
               dizini masaya çarptı ve kâğıtları yere düşürdü. "Ağzına sıçayım!" diye bağırdı Walter. "Ne bok yedin
               Rahibe?"
                    Rahibe tam cevap vermek üzereydi ki Caine’e bakıp sustu.
                    "Fare vardı," dedi. "Ayağımın yanından geçti." Nikolaev'i azarlar gibi parmağını salladı. "Hiç
               yakışmadı bu sana Vitaly."
                    Vitaly omuz silkti. "Ben ne yapabilirim ki? Bu mahallede fare kaynıyor."
                    Walter yere eğilip kâğıtları toplamaya başladı.
                    Caine kâğıtlarını masaya koydu. "El bozulur."
                    "Ne demek el bozulur?" diye sordu Walter.
                    "Kâğıtları düşürdün," dedi Caine. "Yerden alırken bazılarını gördün. El bozulur."
                    "Hiç bile  bozulmaz. Benim kararımı etkileyecek  bir  şey değil ki bu. Elimde iki papaz  var
               baksana?" Walter elini gösterdi. "Üç kart alacaktım. Hâlâ da üç kart alacağım. İstersen yine kes, ama
               el bozulmaz."
                    Caine başını kaldırıp Nikolaev'e baktı. "Vitaly bence senin karar vermen gerekir."
                    "El bozulur," dedi Rus.
                    "Ne? Ben-"
                    Nikolaev elini kaldırdı. "Benim çöplüğümde benim  kurallarım geçer. Beğenmediysen git başka
               yerde oyna."
                    Caine kâğıtlarını masanın ortasına doğru iterken gülmemeye çalışıyordu. Walter'a açılmamış bir
               deste daha verildi. Hâlâ homurdanan Walter kâğıtları karıştırıp, işi bitince sertçe masaya koyu. Caine
               bu sefer hazırdı ve ne aradığını biliyordu.
                    Parmaklarıyla kâğıtlara dokunuyor.
                    Tam ortasından.
                    Üç kart daha.
                    Emin kendinden.
                    Caine desteyi ikiye kesti. Walter dağıtmaya başladı. Caine kâğıtlarına baktığında endişelenmedi.
               Ne olduğunu biliyordu elinde; kazanacağını da. Valeyi ve damı yere verip, elindeki iki siyah dörtlüyle
               kupa sekizlisini tuttu.
                    Walter tek bir kart aldı. Yaşlı adam bunun ne olduğunu görünce heyecanını gizlemeye çalıştı,
               ama bu önemli değildi. Caine ne olduğunu biliyordu. O şekilde olmasını planlamıştı.
                    "Açmaya hazır mısın Walter?"
                    "Bahsi ikiye katlamaya ne dersin?" dedi gözleri parlayan Walter.
                    Caine dönüp Nikolaev'e baktı, ama mafya babası başını salladı  sadece. "Çok isterdim  Walter
               ama burada veresiye oynatmıyorlar bana."
                    "Ödlek," dedi Walter sessizce.
                    "Dur bakalım," dedi Rahibe. "Ben Caine’e veririm parayı," dedi Walter'a. Nikolaev'e döndü. Adam
               omuz silkip başını salladı. Rahibe  Caine’e döndü.  "Benim paramla kazandığının yarısını da alırım
               ama."
                    Caine gerçek bir kumarbaz olan  kadına bakıp gülümsedi. "Tamam," dedi  Caine. Nikolaev'in
               masaya fişleri getirmesini beklediler. Zamanı gelmişti.
                    Walter memnuniyetle elini gösterdi. "Kent, valeden aşağıya," dedi mutlu bir ifadeyle,
                    "Ful," dedi Caine eldeki üç dörtlü ve iki sekizliyi göstererek. Dönüp Rahibe'yi yanağından öptü.




               Saklı Kütüphane                             189                                 www.e-kitap.us
   184   185   186   187   188   189   190   191   192   193   194