Page 94 - Olasılıksız
P. 94
Tüm veriler tek bir değişiklik dışında aynıydı, İşi bitmişti. Eğer Grimes, dün akşamki veri boşaltımı
sırasında bir yedekleme yaptıysa Nava'nın yaptıklarının farkına varacaktı, ama bu da önemli değildi.
Eğer iş bu noktaya gelirse, zaten Nava çoktan arayı açmış olacaktı. İş yerinden çıkıp, o gece ikinci kez
Caine'in dairesine gitmek için yola koyuldu.
Şunu biliyordu: Bu oraya son gidişi olacaktı.
James Forsythe'ın ne kadar kızgın olduğu kelimelerle ifade edilemezdi.
Kendinden geçmişti. Grimes'ı elleriyle boğmamasının tek nedeni ona ihtiyacı olmasıydı. Forsythe,
kendini zorlayıp, gözlerini kapayarak duygularına hâkim olmaya çalıştı. Nefes alıp vermeye çalıştı.
Nefes al, ver, al, ver.
"İyi misin Dr. Jimmy?" diye sordu Grimes, bir yandan farkında bile olmadan kulağını karıştırarak.
"Dr. Forsythe- FORSYTHE," dedi dişlerini sıkan Forsythe gözlerini açarak.
"Tamam canım, dalga geçiyoruz işte," dedi gülümseyen Grimes. "Özür dilerim, sizi dün akşam
yataktan kaldırmadım, ama bilmiyordum."
"İzlediğimiz bilim adamı ortadan kaybolunca, sen bunu bilmek istemeyeceğimi mi düşündün?"
"Teknik olarak ortadan kaybolmadı. Sadece, bir süredir arayıp bulamıyorlar."
"Üç saat önce aramaya başladılar. Ayrıca, senin vardiyanda oluyor tüm bunlar."
Grimes olduğu yerde kıpırdandı. "Ne dememi bekliyorsunuz anlayamıyorum. Olan oldu işte."
Forsythe, tam ağzını açıp bir cevap verecekti ki, salağın haklı olduğunu düşündü. Grimes'dan
öcünü almak için bekleyecekti.
"Peki," diyerek iç geçiren Forsythe sandalyesine sırtını dayadı. "Bana bildiğin her şeyi anlat.
Baştan başla."
Grimes elindeki mini bilgisayarı açıp, okumaya başladı. "Polis raporuna bakılırsa gece saat 11 ile
12 arasında Julia Pearlman adında bir doktora öğrencisi ölmüş. Kız altıncı kattaki bir pencereden
atmış kendini. Sabahın saat ikisinde, evsiz pisliğin teki onu çöplerin arasında çıplak yatarken bulmuş.
Adli tabip daha ölüm nedenini araştırıyor; ilk bulgulara göre omuriliği kırılmış galiba. Bunun bir intihar
olduğunu düşünüyorlar, ama daha cinayet olmadığına da emin değiller."
"Tversky'le bir bağlantısı olabilir mi?"
Grimes başını salladı. "Onunla konuşmak istiyorlar, çünkü kız onun laboratuvarının
penceresinden atlamış. Diğer öğrenciler de arada Tversky'le kızın gece geç saatlere kadar, baş başa
verip çalıştıklarını söylemişler."
Forsythe birden donup kaldı, sanki bir bulmacayı çözmüş gibiydi. "O Alfa deneğiydi."
"Evet, öyle görünüyor. Veri tabanını temizlemeye çalışırken bilgisayarından bazı bilgileri
indirebildim. Kız ölmeden önce Tversky onun üstünde yeni bir kimyasal bileşimi deniyordu. Bunu aynı
tür ...yetenekler...sergileyen, dün laboratuvara getirilen, bir heriften edinmiş. Ona Beta deneği diyor."
"Kahrolası herif," dedi Forsythe, "adı sanı belli olmayan bir denek daha çıktı başımıza."
"Aslında kim olduğunu bulduk. Adı David Caine."
Forsythe birden ümitlendi. "Kim olduğunu nasıl buldunuz?"
Grimes gülümsedi. Tversky'nin bu yeni test sonuçlarını incelediğini gördüğümde, evrakın
üzerindeki kimlik numarasını muhasebeye bildirilenlerle karşılaştırdım. Aynı gün, aynı kimlik
numarasıyla David Caine'e bir çek yazmışlar."
"Başka kim biliyor bunları?"
Grimes'ın yüzü ciddileşti. "Ajan Vaner. Gerçi tam olarak açıklamadı nasıl bilgi edindiğini. Ajan işi
herhalde. Her ne boksa."
"Şimdi nerede Vaner?"
"Son gördüğümde Caine'in dairesinin dışında adamı gözetliyordu."
Forsythe en azından bu iyi habere sevinebildi. "Oldu. Bırak o Caine'i yakından izlesin, sen de bu
Saklı Kütüphane 94 www.e-kitap.us