Page 136 - Dinsizliğin İlkel Mantığı
P. 136
134 DİNSİZLİĞİN İLKEL MANTIĞI
nusunda fikir yürütmeye başlarlar. Sonuçta yalan, cahiliye top-
lumunda insanların hem kendi uyguladıkları hem de rahatsızlı-
ğını duydukları bir davranış bozukluğudur. Ama dünyadaki za-
rarından çok ahirette kişiye vereceği zarar önemlidir.
Allah "… yalan söz söylemekten de kaçının" (Hac
Suresi, 30) ayeti ile insanları yalan söylemekten men etmiştir.
Ayrıca "Yalanı, yalnızca Allah'ın ayetlerine inanmayan-
lar uydurur…" (Nahl Suresi, 105) ayeti ile de yalan söyleyen
insanların nasıl bir inancı olduğunu da haber vermiştir.
Nitekim, Allah'a kesin bilgiyle iman eden, Kuran ahlakını
uygulayan kişilerden meydana gelen bir toplumda yalan söyle-
menin gerekçesi oluşmaz. Örneğin cahiliye ahlakında, kişi hata
yaptığında bunun bilinmesini istemez ve örtbas etmek için ya-
lan söyler. Veya gerçek dost olmadığı insanlara kendisini dost
gibi göstermek için yalan söyler, menfaat ve çıkar elde etmek
için insanları aldatmak amacıyla yalan söyler. Mümin ise hata
yaptığında bunu gizlemek yerine o hatadan vazgeçme ya da
oluşturduğu tahribatı telafi etme yoluna gider. Gerçekten dost
olmadığı, fikirlerini, yaşantılarını benimsemediği insanlarla sa-
mimi dostluklar kurmaz, sadece Allah'ın razı olacağı insanlarla
beraber olur. İnsanlara menfaat ve çıkar beklentisi için yaklaş-
maz. Görünenin ve bilinenin dışında gizli bir yönü ya da gizli bir
hayatı yoktur; bu sebeple bu konuda yalan söyleyecek bir şeyi
olmaz. Bu ahlak sayesinde de mümin hayatı boyunca kendi
gerçek karakterini yaşamanın rahatlığını tadar.
Basitlik
Cahiliye kültüründe yaşanan basitlik, toplumun sadece