Page 133 - Risale-i Nur - Mektubat
P. 133
MU’CİZAT-I AHMEDİYYE 135
Sahabeden olan İbn-i Mes'ud'dan haber veriyorlar ki, demişler: Feth-i
Mekke gününde, Kâ'be ve etrafında, taşta rasasla mıhlanmış üçyüz altmış
sanem vardı. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm elinde kavse benzer
bir değnekle, o sanemlere birer birer işaret ederek
ِ
ِ
ا اقوهز نا َك َلطابْل ا نا ل ِ طابْلا ق و ز ه َ َ َ َ قح ْلا َ َ
ءٰٓ اج deyip, hangisine işaret
ى
ُ
َ
ً َ
َ
ُ َ َ
etti, yere düştü. Sanemin yüzüne işaret ettiyse, arkasına düşer; arkasına
işaret ettiyse, yüzüstüne düşer ve hâkeza.. sanemler yere yuvarlandılar.
S e k i z i n c i M i s a l : Meşhur Buheyra-yı Rahib'in meşhur
kıssasıdır ki: Nübüvvetten evvel, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm,
amucası Ebu Talib ve bir kısım Kureyşî ile beraber, Şam tarafına ticarete
gidiyorlar. Buheyra-yı Rahib'in Kilisesi civarına geldikleri vakit oturdular.
İnsanlar ile ihtilat etmeyen münzevi Buheyra-yı Rahib birden çıkageldi.
Kafile içinde Muhammed-ül Emin'i (A.S.M) gördü. Kafileye dedi: "Şu
Seyyid-ül Âlemîn'dir ve Peygamber olacaktır." Kureyşîler dediler:
"Neden biliyorsun?" Mübarek rahib dedi ki: Siz gelirken baktım ki,
havada üstünüzde bir parça bulut vardı. Siz otururken, şu
Muhammed-ül Emin (A.S.M.) tarafına bulut meyletti, gölge yaptı.
Hem görüyordum ki: Taş, ağaç Ona secde eder gibi bir vaziyet
gördüm. Bu ise, Nebilere yapılır.
İşte bu sekiz misal gibi, belki seksen misal var. Bu sekiz misal
birleştirilse; öyle kopmaz bir zincir olur ki, hiçbir şübhe onu koparamaz ve
sarsamaz... Şu cins Mu’cize umumiyeti itibariyle, yani cemadatın Dava-yı
Nübüvvete delil olarak konuşmaları, manevî tevatür hükmünde yakîni ve
kat'iyyeti ifade eder. Herbir misal, mecmuun kuvvetinden, kendi
kuvvetinden fazla bir kuvvet daha alır. Evet zaîf bir direk, kuvvetli
direklerle omuz omuza geldiği vakit, muhkemleşir. Zaîf, kuvvetsiz bir
adam, asker olup orduya girse; öyle kuvvetleşir ki, bin adama meydan
okur.
ONİKİNCİ İŞARET:Onbirinci İşaretle alâkadar olan üç misal,
fakat gayet mühim misallerdir.
ِ
ِ
Birinci Misal: ٰمٰر للّا نكلو تي َ َ مر ذا ت يمر امو Nass-ı
َ
َ َ ٍ
ى
ْ َ َ
َ َ
ٰ َ
ْ َ ْ
Kat'îsiyle ve Ehl-i Tahkik umum Müfessirlerin Tahkikiyle ve umum Ehl-i
Hadîsin İhbarıyla, Gazve-i Bedir'de, şu Âyet haber veriyor ki; Resul-i
Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm bir avuç toprak ile küçük taşları aldı, küffar