Page 180 - Risale-i Nur - Barla Lahikası
P. 180

182                                                                            YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN

          misillü anasır-ı külliyenin insan aleyhine hareket ettiklerini ve mühlik
          mes'uliyetten  kurtulmak  ancak  Kur´ân-ı  Hakîm'in  Daire-i  Kudsiyesine
          girmek ve Fahr-ül Mürselîn'e ittiba etmekle olacağını beyan ile insanı
          kendine veznettiriyorsunuz.

                 Onikinci  İşaret  ve  dört  sualin  cevabının  ihtiva  ettikleri
          Hakikatlar;  bizi  arasıra  kendi  hesabına  çalıştırmak  isteyen  ve  cüz'-i
          ihtiyar ile kendisinde bir varlık görüp, istihkaka göz diken ve şöhret ve
          hodfüruşluk  tahakkümüyle,  hebaen  çalışan  nebatî  ve  hayvanî  nefs  ve
          heva zincirlerini, altun makaslarla keserek halas buyuruyorsunuz.

                 Onüçüncü İşaret ve üç nokta ile her zaman hususuyla mübarek
          vakitlerde bizimle uğraşan ve bazı ye'se düşüren, yüzümüzün siyahlığını
          görmeyip,  Mü'min  Kardeşlerimizin  ufak  tefek  çizgiler  nev'inden
          karalarıyla  onları,  bütün  siyahlıkla  ittiham  ettiren,  Cenab-ı  Hakk'ın
          Rahmetini  ve  Gaffar  ve  Rahîm  İsimlerini  tenkide  cür'et  eden  ve  bu
          yüzden büyük tahribatlara sebebiyet verdiren hizb-üş şeytanın kuvveti
          gösteriliyor.

                 Muhterem  Üstadım,  Bu  işareti  yazarken,  Vücud  Âlemine
          seyahata  çıktım.  İşarattaki  noktalar  bir  müfettiş  hükmüne  geçti.  İzah
          buyurulan kuvvetler yerinde görülüp, teslim-i silâh etmek üzere idiler.
          Bize bu kuvvetleri gösteren Kur´ân-ı Hakîm'den İstimdad ve Feyzi, her
          hatvelerimde  istiyordum.  Ve  bize  bu  Esas  Hakikat-ı  Hayatın
          neticelerini,  karanlıklarını  gösteren  Üstadımız,  muvaffakıyetimizi
          Cenab-ı Hak'tan  dilemekte  olduğu,  her  an kendini göstermektedir. Ve
                    ِ

            ا
             ء    ٓش ا   نا halas edecektir.
          للّٰ
                   ْ َ
              َ ه
          ُ
                 Muhterem  Üstadım!  Bu  onüç  İşaret,  onüç  cevahir  kümesini
          muhtevidir. Bunlardan bazılarını ipe çizip göstermekle ve çizmemekle
          ve  görmemekle,  o cevahir hazinesine ve cevherlerine bir nakîse gelme-
          yeceğinden  eğri  ve  doğru  çizmek  istediğim  cevherler,   للّٰا   ءآش  ْ َ  ِ   ا   ن
                                                                   ُ ه
                                                                        َ
          hüsnünü zayi' etmez.

                 Ey  Sevgili  Üstadım,  ne  kadar  teşekkürat-ı  vefîre  îfa  etsem  ve
          hayli  minnetdar  olsam,  yine  îfa  edemeyeceğime  kail  olduğumdan,
          dilerim Cenab-ı Hak'tan razı olacağınız kadar nail-i mükâfat eylesin.
                                                       ِ
                                         ِ
                                                   ِ
                                  ۪
                                  يلس   رمْلا دِي   س  ِ    م  ة َ    رحب يمٓا
                                َ
                                                 ْ ُ َ
                                            َ
                                    ْ ُ َ
                                           ِّ
                                                               Hâfız Ali (R.H.)
   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185