Page 239 - Risale-i Nur - Barla Lahikası
P. 239
BARLA LÂHİKASI 241
(Hâfız Ali'nin fıkrasıdır)
Üstad-ı Âlîşanım Efendim Hazretleri!
Onbir nükteyi hâvi Mirkat-üs Sünne'yi istinsaha muvaffak
oldum. Bu ziyadar Lem'a şu zamanda şirk ile İmanın ve kötü ile iyinin
temyiz ve tefriki için öyle bir Cevher mihenk ki, memduhu gibi gözler
Hakikatını görmekte ve Akıl Hakikatına ermekte hayran ve âcizdirler.
Zâten şu zamanın pek şiddetli zulümatını yırtacak, zıddının pek
fevkinde bir Nur-u Lâyezalî, Cenab-ı Hakk'ın Rahmetinden ümid edil-
ِ ِ
ِ
irdi. ۪ ب ر ِل ضف ن م ا َذه للّٰ م د حْلَا O Nur, bilfiil Risale-i Nur'da nebean
ْ َ
َ ْ ُ ه
ْ
ٰ
َ ِّ
ettiği, her Aklı başında olanlarca görülüyor. Değil böyle en büyük bir
Hakikatı izah ve tefsir eden bir Risale, hattâ bir ferdi ikaz için yazılan
bir Mektubun bile, her meşrebe bakar bir gözü, herkese yarar bir sözü
bulunuyor.
Ey Aziz Üstad, bizler nasıl şükretmeyelim, nasıl minnetdar
olmayalım ki, Cenab-ı Hak şiddetli muhtaç olduğumuz dünyanın o koca
güneşi gibi, Kur´ân güneşinin hakikî bir Müfessirine bizleri kavuşturdu.
Nasıl Salât ü Selâm olmasın ki, ol Hazret-i Sipeh-Sâlâr-ı Enbiya olan
Şah-ı Levlâke ki, bizlerin görmez gözlerimizi Nuruyla şu'ledar edip,
Tarîk-ı Müstakime sevk eyledi. Nasıl Duagû olmayalım, ol Hazret-i
Dellâl-ı Kur´ân'a ki, isyanımıza bakıp, bizleri Halka-i İrşadından hariç
ِ
ve hal-i aslîmizde bırakmadı ve للّٰا ءآش نا iki cihanda da bırakmaya-
ْ َ
َ ه
ُ
caktır.
Sevgili Üstad, her iki parçayı istinsah ederken Kalbime geldi ki,
asıllarını taklid etmeyeyim. Zira üzerlerinde zahir olan Ezhar-ı
Tevafuku, cilve-i bedayi' başka tarzda kendini nasıl gösterecek dedim.
Ve takdim-i âcizanem olan iki nüshadaki San'at-ı Bedia, Akıl ve istidad-
ı beşerden pek uzak bir tarzda güya tezgâhında ölçülerek, biçilerek, her
harfi bir vezn-i kasdî ile zuhur ettiğini gösteriyor. Ve şu zamanın
Akıldan uzak eblehlerine manen diyorlar ki; bizim halen üzerimizde
tecelli eden Cilve-i Cemali, aklınızla ölçemezsiniz, yalnız gözleriniz
varsa görebilirsiniz.
Evet baharda zeminin yüzünde San'at-ı Rabbaniye ile her tarafta
sündüsmisal çiçeklerin açılmaları; cüz'î şuuru olan kimse, bir Kadir-i
Mutlak olan Zât-ı Zülcelal'den başkasına veremez. Öyle de, Risaleler
umumiyetle Kur´ân ömrünün asırlar, senelerinden ondördüncü