Page 87 - Risale-i Nur - Barla Lahikası
P. 87

BARLA  LÂHİKASI                                                                                                  89

           almazdan  evvel  hatırıma  gelen,  hattâ  lisanıma  kadar  geçen,  çok
           mes'eleler  nev'inden  olduğuna  şübhem  olmadığı  için,  bunu  da  İ’caz-ı
           Kur´ândan  addediyorum.  Tevafukatta  bendenizdeki  Nüshada  da,
           ekseriyetle  müvazenet  vardır.  Evet  hangi  cihetten  bakılsa,  İnayet-i
           İlahiye ayân beyan görünür.

                  Muhterem  Üstadım,  Rahmet-i  İlahiye  ile  bir  Hakikatı  daha
           yakînen anladım. O da şudur ki: İlk şeref-i mülâki olduğum zamanda
           verdiğiniz   Ders,   bütün    Risale   ve   Mektublarda     vücudunu
           hissettirmektedir.  Fark  yalnız  o  Dersteki  mücmel  Hakaikın  diğer
           Derslere  tafsil,  tavzih  ve  izharından  ibarettir.  Demek  ki,  İmanı  ve
           Kur´ân'ı esas ittihaz etmekle, daimî bir Feyz Menbaı, sermedî bir Nur
           Kaynağı, fenasız Kudsî bir Hazine, İlahî bir Kale kurulmuş oluyor.

                  Evet  mademki  Kâinatın  Halkına  sebeb  olan  Nebiyy-i  Efham
           (S.A.V.)  Efendimiz  Hazretleri,  Vazife-i  Risaletlerini  mükemmelen  îfa
           ettikten sonra, Emr-i  İlahî ile vücuduna bâis oldukları Âlem-i  Bekaya
           teşrif  ettiler.  Şu  misafirhane  kapanıncaya  kadar  gelip  geçecek,  dolup
           boşanacak, çürüyüp tazelenecek sükkânına, bilhassa cinn ve inse en âlî
           bir hediye, en mükemmel bir Rehber, en mukaddes bir Mürşid olarak,
           Kur´ân-ı Hakîm'i bırakmışlardır. Nitekim müteakib asırların yetiştirdiği
           bir  çok  Zevat-ı  Âliye,  bütün  müşkillerini  Kur´ân  ile  halletmişler.
           Aradıklarını Kur´ânda bulmuşlar...ilh.

                  İşte bu bid'at ve zulümat asrında da, yine o Kur´ân-ı Hakîm ve
           Kerim,  lâyemut  İ’cazını  Sözler  ve  Mektublarla  izhar  etmiş  ve  bu
           hakikaten  azîm  işde  Rahmet-i  İlahiyeye,  muazzez  ve  muhterem
           Üstadımız elyak ve elhak Memur ve Vasıta olmuştur. Bu Hakikata daha
           birinci Derste, Lütf-u İlahî ile İman ettim. Diğer Nurlu Dersler Kuvvet-i
           İmana vesile olmuş ve olmakta bulunmuştur.
                                            ِ

                                                    للّٰ
                                     ۪ بر   ِلضف نم   اَذه  ِ ِ ه ٰ   دمحْلَا
                                       ْ َ
                                  ِّ َ
                                                     ُ ْ َ
                                          ْ

                  Aziz ve Muhterem Üstadım!

                  Bu  dünya  Mü'mine  zindandır  derler.  İşte  Neşrine,  İzharına,
           Beyanına  vasıta  olduğunuz  Nurlar,  bize  bu  karanlık  dünyamızı
           aydınlattı.  Hilkattaki  Hakikatı  talim  etti.  Bâki,  daimî  ve  sermedî,
           saadetli  Hayatı  tedris  etti.  Şahsen  bu  Nurlar  olmasaydı,  halim  ne
           olacaktı?  Ya  Nurlara  erişmeseydim,  ne  yapacaktım?  Ya  bu  Nurların
           Neşrine
   82   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92