Page 118 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 118
120 İŞÂRÂT-ÜL İ’CAZ
sahibi imiş gibi O Zâtın kudum ve gelmesini şu gibi hâdiseler ile tebşiratta
bulunmuştur.
İ k i n c i N e v ' : İhbarat-ı gaybiyedir ki, bilâhere vukua gelecek
pek çok garib şeylerden bahsetmiştir. Ezcümle; Kisra ve Kayser'in
definelerinin İslâm eline geçmesi, Rumların mağlub edilmesi, Mekke'nin
Fethi, Kostantiniye'nin alınması gibi hâdisattan haber vermiştir. Sanki O
Zâtın cesedinden tecerrüd eden Ruhu, zaman ve mekânın kayıdlarını
kırarak istikbalin her tarafına uçup gezmiş ve gördüğü vukuatı söylemiştir
ve söylediği gibi de vukua gelmiştir.
Ü ç ü n c ü N e v ' : Hissî Hârikalardır ki, muaraza zamanlarında
kendisinden taleb edilen Mu’cizelerdir. Taşın konuşması, ağacın yürümesi,
Ay'ın iki parçaya bölünmesi, Parmaklarından su akması gibi... Tefsir-i
Keşşaf'ın Müellifi Zemahşerî'nin dediğine göre, O Hazretin bu nevi'
Hârikaları bine baliğ olmuştur. Ve bir kısmı da mütevatir-i bil'manadır.
Hattâ Kur'anı inkâr edenlerden bir kısmı, İnşikak-ı Kamer manasında
tasarruf etmemişlerdir.(*)
S- İnşikak-ı Kamer bütün insanlarca kesb-i şöhret etmesi lâzım bir
Mu’cize iken Âlemce o kadar şöhret bulmamıştır. Esbabı nedir?
C- Matla'ların ihtilafı ve havanın bulutlu olmasının ihtimali ve o
zamanda rasadhanelerin bulunmaması ve
vaktin uyku gibi gaflet zamanı
--------------------------------------
(*)Diyarbakır'da Van Valisi Cevdet Bey'in evinde
19/Şubat/1330 tarihinde Cuma gecesi bu Tefsirin
ilk arabî nüshasını tebyiz ederken, şu şekl-i garib,
Tevafukan vaki' olmuştur. Ve o gece vukua gelen
Bitlis'in sukutuyla Müellif Bediüzzaman'ın
esaretine rastgelir. Sanki şu şekl-i garibin, şu
Mu’cizeler ve Hârikalar bahsinde o gece husule
gelmesi, Müellifin Ruslara esir düştüğüne ve
beraberinde bulunan bazı Talebelerinin Şehid
olarak kanlarının dökülmesine hârika bir işaret-
tir.
Said'in küçük Kardeşi, Yirmi Senelik Talebesi
Abdülmecid
Ve keza bu nakış, başı kesilmiş bir yılanın
kuyruğunu Müellif Bediüzzaman'a sarmış olduğu-
na ve Müellifin yaralı olarak otuz saat ölüme
muntazıran su arkının içinde kaldığı yere benziyor
ve o vaziyeti andırıyor.
Eski Said'in Ehemmiyetli Tabesi
Hamza