Page 140 - Risale-i Nur - Kastamonu Lahikası
P. 140

142                                                                          YİRMİYEDİNCİ MEKTUBDAN


          tevkil ediyorum. Onlara birer birer Selâm ediyorum. Senin bu defaki
          Mektubun gerçi geç geldi, fakat birkaç noktada beni çok memnun etti.
          Sabri'nin  elmas  ve  çelik  gibi  Metanetini  ve  isabet-i  fikrini  gösterdi.
          Madem Hâfız Ali ile siz, Atabey yoluyla da muhabere etmeyi münasib
          görmüşsünüz. Atabey'de Abdullah Çavuş'un veya münasib gördüğünüz
          birisinin adresini bildiriniz. Abdullah Çavuş'un sizin namınıza istediği
          Onuncu Şua namındaki Fihriste'nin ikinci cildini yazdırdık ve Hizb-ül
          Ekber-i Nuriye'yi Feyzi yazdı. Yakında inşâallah göndereceğiz.

                                                               S a i d   N u rs i
                                          * * *
                 Aziz, Sıddık Kardeşlerim!
                 Bu  defa  Sabri  ve  Hâfız  Ali'nin  Mektubları,  Risale-i  Nur'un
          fevkalâde  bir  Kerametini  ve  hârika  kuvvetini  gösteriyor.  Medrese-i
          Nuriye'nin  çalışkan  ve  gayyur  Talebeleri  birkaç  gün  zarfında,  Hâfız
          Mehmed'in  zayi'  olan  Kitablarına  mukabil  umumunun  yazılmasını  ve
          ona  verilmesini  taahhüd  edinmelerine,  bu  havalideki  Şakirdleri
          fevkalâde  mesrur  eyledi.  Hâfız  Ali'nin  tahkikatına  gelenlerin,
          "Mağazalarda  kâğıt  kalmadı.  Risale-i  Nur  Şakirdleri  kâğıdı
          bitirdiler"  diye  demeleri  ve  Mehmed  Zühdü'nün  Kitabları  kendine
          iade  edilmeleri,  Risale-i  Nur  Şakirdlerini  müftehirane  teşci'  ve  teşvik
          eden bir hâdisedir. Sabri Mektubunda, "İki-üç senedir Risale-i Nur,
          te'lif cihetinde tevakkuf devresini geçiriyor" diye Hikmetini soruyor.
          Bunun  cevabı  uzundur.  Hem  te'lif,  ihtiyarımız  dairesinde  değil.  Hem
          Risale-i  Nur  Şakirdlerinin  Te'liften  hisseleri  kalmak  için,  bazı
          ehemmiyetli esbab ve ârızalar mâni' oldu.
                 Burada  başta  Âsiye  olarak  Ulviye,  Lütfiye  gibi  çok  çalışkan
          hanım  Şakirdler,  Medrese-i  Nuriye'deki  hemşirelerine  ve  Selâm
          gönderen Sabri'nin refikasına hem Kardeşlerine arz-ı hürmet ve Selâm
          ve Dua ederler.

                 Umum Kardeşlerimize birer birer Selâm ve Dua ederiz.
                                          * * *


          Aziz, Sıddık Kardeşlerim!
                 Kahraman Tahirî'nin ve Kâtib Osman'ın Mektubları Hakikaten
   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144   145