Page 457 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 457
EMİRDAĞ HAYATI 459
Emirdağı'ndaki hayatı şöyle hülâsa olunabilir:
Daimî tarassut altındadır. Mahkemeden beraat kazanması ve eserle-
rinin iade edilmesine rağmen, serbest bırakılmış değildir. Eskisinden
daha ziyade kontrol ve mütemadiyen pencere ve kapısından nezarete
mâruzdur. Mektublarında da beyan ettiği gibi: Denizli hapsinin bir aylık
sıkıntısını bazan bir günde Emirdağı'nda çekiyordu. Üstada yapılan bed
muameleler ve takınılan tavır, Emirdağ ahalisince yakından bilinmek-
tedir. Denizli Mahkemesinin beraatı üzerine, mahkeme eliyle Nurların
intişarına ve Said Nursî'nin Hizmet-i İmaniyyesine sed çekemeyen gizli
dinsizlik komiteleri, bu defa başka yollardan, idarî makamları evham-
landırıp aleyhe geçirerek hattâ imhasına kadar çalışıyorlardı. Bu plân kat'î
idi.
Bir bekçi, kapısı önünden ayrılmazdı. Üstad ile görüşebilmek pek
müşküldü. Emirdağı'nda ilk defa Üstadla yakından alâkadar olan Çalış-
kanlar Hânedanı, kasabalarına nefyedilen bu Âlim ve Fâzıl İhtiyar Zâta
yakından dostluk göstermişler, Hizmetine koşmuşlar, sırf Lillâh için olan
bu irtibatlarını sû-i tefsir edenlerin yalan ve tezviratına aldırmayarak
alâkalarını gevşetmemişlerdi. Çalışkanlarla beraber Emirdağı'nda birçok
sâdık Mü’minler Nura Talebe olmuşlar, Üstadın Hizmet-i Nuriyesine
iştirak etmişler (Hâşiye 1) Nur Risalelerini okuyup yazmağa ve etrafa
Neşre başlamışlardı. Üstadın Emirdağı'nda ikametinden sonra, Risale-i
Nur'un Dersleriyle halkın mühim bir kısmının İlim, İman, Ahlâk ve
Fazilet bakımından terakki ettiği herkesçe malûm olduğu gibi, resmî
zatların ikrariyle de sâbittir. (Hâşiye 2)
Emirdağ Talebeleri, Üstadın Emirdağı'ndaki hayatına dair diyorlar
ki:
Üstad Emirdağı'nda daimî tarassut altında bulunuyordu. Açık
havalarda gezmeye çıkardı. Üstadın, bahar ve yaz mevsimlerinde
------------------
(Hâşiye 1): Bugün Emirdağ halkı, umumiyetle, Nurlara dost ve tarafdardır. Pek çok
Talebesi vardır. Emirdağında ve civar köylerde Nur Dersleri okunmaktadır.
(Hâşiye 2): Üstad Said Nursî, Emirdağı'nı bir Dershane-i Nuriye mânâsında kabul
ettiğini söyler. Sav, Barla, Emirdağ, Eflâni gibi Nurların ekseriyetle yayılıp okunduğu kasaba
ve köyleri, birer Dershane-i Nuriye ünvaniyle yâdeder. Ve kendi Nurs köyü gibi sağ ve ölü
umum ahalisine, masum çocuklar ve mübarek hanımlarına Dua eder, mânevî kazancına
hissedar eder.