Page 460 - Risale-i Nur - Tarihçe-i Hayat
P. 460

462                                                                                      BEDİÜZZAMAN   SAİD   NURSİ


          el yazısıyla çoğaltılıyordu. Risaleleri okuyup müstefid olanlardan Üstadı
          görmeye  gelenler  pek  çoktu.  Fakat  ziyarete  gelenlerden  az  bir  kısmı
          görüşebilmeye  muvaffak  olurdu.  Daha  ziyade  Risale-i  Nur'a  Kemal-i
          Sadakatla ve İhlâsla Hizmet etmeye kabiliyetli olanlar ve sırf Lillâh için
          Muhabbet ve Uhuvvet taşıyanlar görüşebilir, Üstadın Dersini, Sohbetini
          dinleyebilirdi.  Üstad,  muhtelif  istidatta  olan  her  ziyaretçinin  derece-i
          fehim  ve  idrakine  göre  konuşur,  nazarları  Risale-i  Nur'a  ve  Hizmet-i
          İmaniyeye çevirir, Risale-i Nur Hakikatlariyle İmana Hizmetin bu millete
          maddeten ve mânen en büyük menfaatleri temin edeceğini dâvâ ve izah
          ederdi. Gelen ziyaretçiler, muhtelif halk tabakalarından, gençlerden, Ehl-i
          İlimden idi. Denizli beraatından sonra memurlar arasında büyük intibah
          olmuş, Nur'a Talebe olanlar çoğalmıştı.


                        Üstad Gelenlerle Ne Konuşurdu?

              Hemen  umumiyetle,  Risale-i  Nur  Hizmetinin  yegâne  maksadı  olan
          İmanın  kuvvetlenmesinin  vatan  ve  milleti  tehdit  eden  dinsizlik  ve
          komünistlik  tehlikesine  mâni  olduğunu;  şimdi  en  elzem  Vazifenin,
          fertlere  ve  cemiyete  düşen  Hizmetin  İmanı  kurtarmak  ve  kuvvet-
          lendirmek bulunduğunu; zamanın en büyük Dâvâsının Kur'âna sarılmak
          olduğunu,  Risale-i  Nur  bütün  kuvvetiyle  bu  meseleye  hasr-ı  nazar
          ettiğinden, vatan ve millet düşmanları, gizli dinsizler, bahanelerle hücu-
          ma  geçip  aleyhte  tahriklerde  bulunduklarını;  "Fakat  biz  müsbet  hareket
          etmeye mecburuz. Elimizde Nur var, siyaset topuzu yok. Yüz elimiz de
          olsa,  ancak  Nura  kâfi  gelir"  diyerek  Nur'un  Din  düşmanlarını  mağlûp
          edeceğinden  müsbet  hareket  etmenin  atom  bombası  gibi  tesiri
          bulunduğundan,  Risale-i  Nur'un  siyasetle  hiçbir  alâkası  bulunmadığını;
          mesleğimizin  en  büyük  Esasının  İhlâs  olduğunu,  Rıza-i  İlâhîden  başka
          hiçbir  maksat  ittihaz  edilemeyeceğini,  Nur'un  Kuvvetinin  işte  bu
          olduğunu; İhlâsla, müsbet hareket etmekle İnayet ve Rahmet-i İlâhiyenin
          Risale-i Nur'u himaye edeceğini.. ilâ âhir.. beyan ederdi.

              Üstadın Dersini ve Sohbetini dinleyenleri işhad ederek diyebiliriz ki:

              Üstadın bir Dersi, bir Sohbeti, çok gençler için Vesile-i Necat olduğu
          gibi, Risale-i Nur'a Fedakârâne Hizmet için de bir menba-ı istinad olurdu.
          Nur'a   Hizmet   eden    Fedakâr    Talebelerin    ekserisi    böyle
   455   456   457   458   459   460   461   462   463   464   465