Page 145 - Neşide Dergisi 6.Sayı
P. 145
Deneme
ÖZEL DOSYA: SEZAİ KARAKOÇ
Çağı
Sorgulayan
Düşünür
Ersin Nazif GÜRDOĞAN*
irminci yüzyılın ilk yarısında, birbirini izleyen bütün kesimlerinin benimsediği ve sürekli zen-
Yiki dünya savaşıyla, Avrupa ülkeleri, bütün ginleştirdiği ortak bir kültür, güçlü bir ekonomi-
altyapı yatırımları ve üretim tesislerini yitirdiler. nin dayandığı, en önemli kaynaktır. Kültür bilinci
Ancak onlar, küllerinden yeniden doğmasını olmayan bir toplumun ekonomi bilinci oluşmaz.
bilen, masallardaki Anka kuşu gibi savaşın yol Kültür ekonominin, ekonomi hayatın temelidir.
açtığı yıkıntılara aldırmadan, ekonomilerini ye- Kültürün değerleri ekonomiye, ekonominin gös-
niden inşa etmeyi başardılar. Güçlü ekonomisiy- tergeleri hayata yansır.
le Almanya'nın öncülüğünü yaptığı AB ülkeleri,
dünyanın en büyük ekonomik, siyasal ve kültürel Türkiye'de Sezai Karakoç, düşünce ve sanatında,
birliğini oluşturdular. kültür ve ekonomiyi bütünlük ve süreklilik içinde
ele alan düşünür ve şairlerin başında gelir. Onun
Yüzyıla yakın bir süreden beri büyük bir savaş düşünce ve sanat dünyasında, kültür ve ekonomi
görmeyen Türkiye, bütün gayretlerine rağmen, birlikte ele alınır. O şiir ve düşüncede olduğu gibi
üretim gücünde, Avrupa ülkelerinin ortalamasını kültür ve ekonomiyi uyum ve düzen içinde ele al-
yakalayamadı. Türkiye'nin kendi kültürünün de- mada, yeni bir çığır açmıştır. Onun için, kültür ve
ğerlerini bir kenara iterek, Avrupa kültürünün de- ekonomi alanında verilen savaş, cephelerde veri-
ğerlerine dört elle sarılması, Türk toplumun üre- len savaştan çok daha önemlidir.
tim gücünde bir patlamaya yol açmadı. Türkiye'yi
yönetenler, bütün ekonomik sorunların çözülme- Karakoç'un "Diriliş Neslinin Amentüsü" isimli kita-
sini beklerken, tam tersine, her alanda sorunlar bında vurguladığı gibi: "İslam ekonomisinde, kişi-
katlanarak arttı. nin hür teşebbüs yetisini körleten devletçiliğe yer
olmadığı gibi, tröstlerin doğumuna sebeb olan
Tabandan daha çok tavandan gelen baskıyla, tekelci özel sektör kapitalizmine de yer yoktur."
Türk toplumu, ekonomik yönden değil, kültürel Onun önerdiği kültürel doku ve ekonomik yapı-
yönden Avrupalılara benzedi. Hanımların başör- da, çarşı caminin, cami çarşının bir uzantısıdır. Her
tüsünü, beylerin fesi atmaları, Türk toplumunun ikisi bir metal paranın iki yüzü gibi, birbirinden
üretim gücünü büyütmeye yetmedi. Çünkü Max ayrılmaz bir bütündür.
Weber'den Sezai Karakoç'a kadar birçok düşü-
nürün önemle vurguladığı gibi toplumları güçlü Hem kültür, hem de ekonomide, Türkiye'nin Av-
kılan ana dinamikler, bağlandıkları ve durmadan rupa'da kendisine sağlam bir yer açabilmesi için,
yeniledikleri kültürel değerleridir. herkesin başta gelen görevi: "Çağın yakasına sa-
rılmak" ve "çağı sorguya çekmek" olmalıdır.
Tarihin hiçbir döneminde, derin bir kültüre sa-
hip olmayan toplumların, zengin bir ekonomiye Çağı sorgulamayanlar, çağ tarafından sorgulanırlar.
sahip oldukları görülmemiştir. Çünkü toplumun Kültür ekonominin değil, ekonomi kültürün aynasıdır.
* Yazar.
143