Page 61 - My FlipBook
P. 61

Sülün Ahmet, ellilikleri, arkasında duran ġanjör Ġsmail'e baĢını çevirmeden ve
             sol omuzunun üstünden uzatır. ġanjör, yıldırım hızıyla 3 tane yirmi beĢlik ve 5
             tane beĢlik fiĢi masaya atar. Sülün Ahmet, önündeki paranın 1 lirasını yine
             Madmazel Fofo'ya iade eder. Sonra paraların içinden 5 lirayı gaynot kutusuna
             atıp mevcut parayı saymaya baĢlar. O ana kadar, Madmazel Fofo'nun açtığı 9
             masada durmak tadır. Krupye meĢgulken iĢçi Marko uzanıp
             181
             Madmazel  Fofo'nun   iki   kâğıdını    alır ; kâğıtlara, sanki hayran, Ģöyle bir
             bakar, sonra onları sepete atıyormuĢ gibi yapıp el çabuklu-ğuyla ceket kolundan
             içeriye sızdırır ve elleri ni çeker. Hâdiseyi kimse görmemiĢ, yalnız Salih
             farketmiĢtir. Salih, iĢçi Marko'ya doğru bir iki adım atmak üzere davranıp yine
             olduğu yer de kalır. Marko da, yaptığı iĢin Salih tarafından görüldüğünü anlamıĢ
             ve korkusundan donmuĢtur.)
             SÜLÜN AHMET - (Bağırarak) Yüz ve yüz, iki yüz... 5 lirası yok, 195... 1 de
             Madmazel Fofo'nun... Tam 196 lira var!..
             (Masada sessizlik, tereddüt...) SALĠH - (Birdenbire arkasını masaya çevirerek
             fabrikatör Ali'ye döner.) Biz o kadar harbi konuĢur ve oyunu öyle harbi
             oynatırız ki, burada ne yapılırsa yapılsın, sonunda en doğru racon kesilir. ALĠ
             - Harbi oyun hilesiz oyun mu demek? SALĠH - Evet!
             (Salih masaya döner ve eliyle iĢçi Marko'yu gösterir. Marko da bu hareketi
             görür. Krupye hâlâ paraya müĢteri aramaktadır.)
             SÜLÜN AHMET - 196 lira var, beyler! Yok mu banko diyen?
             Salih - (Arkası masaya dönük. Âli'ye) ĠĢte bu adam, iĢçi Marko! Tramvayda,
             vapurda, otelde kumarda iĢçi... Fakat her kolposunu yakalar, iĢçiliğine engel
             oluruz.
             ? (Marko kendisinden bahsedildiğini anlamıĢ ĢaĢkın gözlerle bakınmaktadır.
             Birden soluna bakar. Yusuf iki kolunu  masanın üzerinde çaprazvari kavuĢturmuĢ
             ve sol eliyle sağ omuzunu kavramıĢ, sol kolunun
             182
             ceket yeni Marko'ya gelecek Ģekilde, masayı seyretmektedir. Marko, korkunç bir
             süratle sağ elini uzatıp kendi sol kolundan kağıtları alır ve Yusufun sol
             kolundan içeriye atar. Yusuf hiçbir Ģeyin farkına varmaz.)
             ALĠ — (Salih'e) Doğrusu, korktum, ben bu insanlardan (Yusufa bakarak) AĢkolsun
             bizim arkadaĢa...
             SÜLÜN AHMET — Haydi beyler, banko diyelim!
             SALĠH — (Ali'ye) Kimdir arkadaĢınız? Biz ona Hasta Kumarbaz diyoruz ama, kimdir
             bilmiyoruz!
             ALĠ — Ġsmini söylemiye mezun değilim!
             SÜLÜN AHMET — Haydi beyler, cesaret!
             DOKTOR HAYRETTĠN — (Krupyeye) Sat benden de 100 lira!...
             SÜLÜN AHMET — Aman doktor bey, biz 196 ya müĢteri bulamıyoruz! Pekâlâ, 296 lira
             var!
             YUSUF — (Yüksek sesle) Banko!
             (Herkes hayretle Yusufa bakar. Doktor Hay-rettin'in gözleri Yusufa mıhlı...)
             YUSUF —? (Tekrar ederek) Banko!
             (Yusuf, sol elini omuzundan çekip kolunu masaya koyarken, Doktor Hayrettin,
             birdenbire irkilir.)
             SÜLÜN AHMET — (Madmazel Fofo'ya) Banko dediler, verin kâğıtları!
             DOKTOR HAYRETTĠN — (Yerinden fırlar.) Durun, kâğıtları vermeyin! (Yusufa)
             Beyefendi! Sol kolunuzun içindeki kâğıtları lütfen gösterir misiniz?
             183
             00
             8-U.S
             tâ
             s S

              «1  C
             <y
             f 02
             SffiSK1
             I
   56   57   58   59   60   61   62   63   64   65   66