Page 141 - Efsane
P. 141
DAY
YİNE KÂBUS GÖRÜYORDUM. BU SEFER TESS’LE İLGİLİYDİ. Lake’in
sokaklarında koşuyordum. Önümde bir yerlerde Tess'de koşmaktaydı ama benim
nerede olduğumu bilmiyordu. Sağa sola dönüp umutsuzca yüzümü görmeye
çalışıyordu ancak tek bulduğu yabancılar, sokak polisleri ve askerlerdi. Ona
seslendim. Ama sanki vıcık vıcık çamurun içinde güçlükle ilerliyormuşçasına
bacaklarımı hareket ettiremiyordum.
Tess! diye bağırdım. Buradayım, tam arkanda!
Beni duyamıyordu. Bir askere çarpışını elimden hiçbir şey gelmeden izledim,
sonra da ondan kaçmaya çalıştım, asker de onu tutup yere fırlattı. Bağırdım.
Asker silahını çıkarıp Tess’e doğrulttu. Sonra onun Tess değil, kanlar içinde
yatan annem olduğunu gördüm. Ona doğru koşmaya çalıştım. Ama onun yerine
bir korkak gibi çatıda, bacanın arkasında durdum. Benim yüzümden ölmüştü.
Sonra aniden tekrar hastane laboratuvarındaydım, doktorlar ve hemşireler
üzerime eğilmişlerdi. Kör edici ışıktan gözlerimi kısmıştım. Bacağım acıyordu.
Tekrar dizimi kesip açıyorlardı, etimi çekip altındaki kemikleri gösteriyor,
neşterleriyle kazıyorlardı. Sırtım yay gibi gerildi ve çığlık attım. Hemşirelerden
biri beni tutmaya çalışıyordu. Sağa sola sallanan kolum yakınlardaki bir tepsiyi
devirdi.
"Kıpırdama! Kahretsin, çocuk, canını yakmayacağım.”
Uyanmam bir dakika aldı. Bulanık hastane sahnesi değişti, benzer bir floresan
lambaya baktığımı ve bir doktorun tepemde olduğunu fark ettim. Koruyucu
gözlük ve maske takıyordu. Bağırmak istedim, dik oturmaya çalıştım. Ancak bir
çift kemerle ameliyat masasına bağlıydım.
Doktor iç çekip maskesini indirdi. “Bana bak. Şu anda cepheden gelen askerlere
yardım edecekken senin gibi bir suçlunun sargılarını sarıyorum."
Etrafıma baktım, kafam karıştı. Bu hastane odasının duvarlarına askerler
dizilmişti. Bir hemşire lavaboda kanlı aletleri yıkıyordu. "Neredeyim?"
Doktor sabırsızca bana baktı. "Batalla Binası’nın hastane kanadındasın. Ajan
Iparis bacağını onarmamı emretti. Görünüşe göre resmi olarak idam edilmeden
önce ölmene izin veremiyoruz.”
Kafamı olabildiğince kaldırıp bacağıma baktım. Yaram yeni bandajlarla