Page 58 - Türk Yurdu 387. sayı Kasım 2019(web için-kapaklı)
P. 58

men sesi sanabilir. Köyün doğusunda büyük, kara bir   İçerikle ilgili önemli bir özellik de bilmece, atasö-
           orman, ortasında ise yeni yapılmış bir kilise vardır. Bu-  zü, büyü duası gibi halkbilimi ürünlerinin şiire yerleş-
           rada Çuvaşlar çiftçilik yapmakta, çizme dikip satmak-  tirilmiş olmasıdır. Şiir, bu açıdan önemli bir halkbilimi

           tadırlar. Slakbaş’tan üç km uzaklıkta, Konstantin V.  malzemesidir(Bayram 2011):
           İvanov’un şiirindeki köye adını veren Silpi çayırı baş-  Süs hürelli hursı yıtı, Kendir kuyruklu çelik köpek,
           lar. Şairin bu köydeki yaşamı, Narspi’de küçük Sentti
           ile verilmiştir. Krueger da, İvanov’un bu şiirle, çarlık   Pir kiret te pir tuhat. Bir girer de bir çıkar. (Bilmece:
           düzeni  içindeki  eşitsizliği  sorguladığı  görüşündedir   iğne)
           (1961: 211). Çevrildiği her dilde hayranlık uyandıran   Narspi
           Narspi şiiri için, pek çok eleştirmen, yazar ve bilim   Güzel ve büyük Silpi köyünün ve bu köyde
           adamı tarafından öne sürülen görüşlerin bir bölümü   yaşayan Çuvaş insanının gündelik yaşantısının
           şöyledir:
                                                          betimlenmesiyle başlayan şiir, Sarı Hir (Sarı Kız) baş-
              S. A. Laşman, 1955 (İvanov 1990: 70): “Gümüş bir  lığıyla, öykünün kadın kahramanı güzel Narspi’nin ve
           çıngırak sesi gibi çıngırdayarak akıyor Konstantin’in  zengin ailesinin tanıtılmasıyla devam eder. Narspi yal-
           şiiri. Şiirin her sözü güzel, açık, yerinde ve etkileyici.  nız güzelliğiyle değil, becerileri, neşesi, sevinci ve iyi
           Şimdiye dek işitilmediği kadar yürek coşturucu.”  huyuyla da ailesinin ve köyün bir tanesidir. Köyün en

              M. Ya. Sirotkin, 1957 (İvanov 1990: 12-15): “Narspi   zengini olan ve en güzel evinde oturan ailesi onu el
           şiiri, Konstantin V. İvanov’un en ünlü şiiri. Narspi’nin   üstünde tutar ve bir dediği iki edilmez. Ancak gelin-
           acılı yaşamı, sıcak yüreği, onu, öbür kardeş halkların   lik yaşına gelip de evlenmesi söz konusu olduğunda
           büyük yazarları ve şairlerinin çizdiği olumlu kadın   kendi görüşünün hiçbir değeri olmaz. Zengin baba
           tipleriyle akraba yapıyor. Konstantin V. İvanov’un şiir   Miheter için kızına layık görebileceği tek erkek yine
           yeteneği, Çuvaş Halk Edebiyatı kaynağından beslen-  kendisi gibi zengin bir erkektir ve yaşlı olmasının
           miş, Çağdaş Rus Edebiyatı etkisiyle gelişmiştir. İçeriğiy-  hiçbir önemi yoktur. Anne de baba gibi düşünmekte
           le, biçimiyle, fikirleriyle, halk yığınlarının düşünce ve   ve kızının duygularını dikkate almamaktadır. Narspi
           ruhunu derinden işleyen Narspi, Çuvaş Edebiyatı’nın   ise genç, yakışıklı fakat yoksul bir dul kadının oğlu
           dilini zenginleştirmiştir.”                    olan ve atından başka hiçbir şeyi bulunmayan Setner
                                                          ile gizli gizli görüşmeye devam etmektedir. Sonuçta,
              V. Ya. Kanyukov, 1979 (İvanov 1990: 74): “Kons-  bütün ağlayıp sızlamalarına karşın Narspi, ailesi tara-
           tantin V. İvanov’un lirik ve epik şiirlerinde Çuvaş kül-  fından zorla yaşlı Tıhtaman’a verilir; nişan ve düğün
           türünün çok önemli bir dönemi başlıyor. Puşkin gibi,   yapılır. Şiirde çok ayrıntılı anlatılmış olan düğünün bir
           Konstantin V. İvanov da eserlerine halk türküleriyle   gece öncesinde Narspi ve Setner kaçarlarsa da köyün
           bilmeceleri sokuyor, Çuvaş Edebiyatı’nda ilk kez bil-  yanındaki büyük ormanda uyuyup kaldıkları bir sırada
           meceleri şiire yerleştirip işliyor.”           yakalanıp geri getirilirler. Bu kaçış olayı güveyiden giz-
              Á. Róna-Tas (1975): “Konstantin V. İvanov’un dili   lenir ve hiç bir şey olmamış gibi düğüne devam edilir.
           kristal gibi temiz, gerçek şiir dili. Şiirlerinde, özellikle   Sonunda Narspi, komşu köy Huşılka’ya gelin gider ve
           düşünülerek kullanılmış sözcükler yok. Konstantin V.   yeni bir hayata başlar. Genç ve güzel karısını kıskanan
           İvanov için, yalancı sanatın, kurnaz sözcüklerin ardı-  ve bir an önce yaşlanmasını isteyen Tıhtaman, onu ilk
           na gizlenmek çok yabancı bir şey. Konstantin V. İva-  günden başlayarak sürekli kırbaçla döver. Şiirde yaşlı
           nov’un şiirlerinde, çok yerde, Çuvaş halk türkülerin-  Tıhtaman’ın psikolojisi şöyle anlatılır:
           den alınmış örnekler var. Bu nedenle de çok özgün   Hine, hine, Tıhtaman,  Döv sürekli Tıhtaman,
           bir dil…”                                         Sanran, samrık an kultır! O senden genç kalmasın!
              Konstantin V. İvanov’un  anlatımında,  ilk  bakışta   Asaplantar, Tıhtaman,  Eziyet et Tıhtaman,
           dikkati çeken özellikler, doğrudan anlatımı yeğlemesi,   Narspi çasrah vatıltır!  Hemencecik yaşlansın!
           sembollere başvurmaması, insanı doğaya, doğayı in-  Tıhtaman’ın eziyetlerine ve Setner’den ayrı kal-
           sana benzeterek anlatması, eylemleri çok kullanması  maya dayanamayan Narspi, bir akşam Tıhtaman’ın
           ve doğa yansıması sözcüklere çok yer vermesidir. Sı-  çorbasına arsenik katarak onu öldürür ve iki köyün
           fatlar çok az ve basittir. Betimlemeler çok yalındır ve  arasındaki ormana kaçar. Setner’ini bulmak umuduyla
           eylemlerle anlatılmıştır. Her şey hareket hâlindedir. Ey-  köye gitmeye çalışırken karanlık, yağmur ve fırtına ne-
           lemlerin çok kullanılması, doğaya bağımlı, göçebe bir  deniyle ormanda kaybolur. Narspi’nin ormanda korku
           toplumun izlerini yansıtır ve bu özelliğiyle de eski Türk  ve vicdan azabıyla boğuşmasını anlatan bölüm şiirin
           halk şiirine yaklaşır :                        en içten ve en etkileyici bölümüdür:
                           1
              Tırı şıvın ışınçe,   Duru suyun içinde,        Vırman tata hıtırah,   Orman daha da kötü,
              Kıvak pilit yavınat.   Mavi bulut kıvrılıyor.  Şavlat, yiret, ahırat.   Gürlüyor, bağırıyor.
              Vatı yımra tayılsa,   Yaşlı söğüt salınarak,   Turı sırlah, an pırah!   Tanrım, acı, bırakma!
              Tisne pıhsa savınat.   Ona bakıp seviniyor.    Ahırsaman huskalat’!  Kıyametler kopuyor!

               56
                                                                                  SAYI 387 • KASIM 2019
   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63