Page 232 - Bir Ölür Bin Doğarız - Kitap
P. 232
yanında yoldaşlarına, “Şehit olacağım zaman duvara kanımla
Devrimci Sol yazacağım.”
Sözü sözdü.
Ve yalnızca onun da değildi söz. Güner’in, Hüseyin’in tüm
Devrimci Sol savaşçılarının sözüydü bu.
Ve işte şimdi zamanı gelmişti. Şimdi tam yeriydi.
Evin üç ayrı yerinde duvarlara kanla “DS”, “DS”, “DEV-
RİMCİ SOL” yazılmıştı.
Katiller sürüsünden eve ilk girenler çatışmanın başındaki
karşı ateşle yaşadıkları sarsıntıyı yaşadılar bir kez daha. Telaşla,
panikle yazıları kaybetmeye çalıştılar. Korkuydu onlar için du-
varlardaki o imza.
Üstelik kanla yazılmıştı, silinmiyor, silinemiyordu.
Basını ve TV kameralarını içeri almadan önce yazılanlar-
dan birinin önüne koltuğu çektiler, bir diğerini sünger bir yatağı
dayayarak örttüler. Ama telaş içindeydiler, panikteydiler. Yazı-
lardan biri açıkta kalmıştı. Basından, TV ekranlarından tüm ül-
keye yayıldı o görüntü. Tüm ülke duvara kanla yazılmış o “DS”
yazısını gördü. Umudun adı Bağcılar direniş üssünden bir kez
daha selamladı Türkiye halklarını.
Kanla yazılmıştı o ad. Kan umudu büyütüyor, güveni pe-
kiştiriyordu.
Ülkelerinin bağımsızlığı ve halklarının kurtuluşu için yola
çıkmış üç savaşçıydılar. Gençtiler üçü de… Üçü de Kürt milli-
yetindendi. Acıyı, ihaneti, zaferleri sığdırmışlardı kısa ömürle-
rine.
Umut doluydular. Ve umudun bir parçasıydılar.
Onurluydular. Ve namuslu. Ve cesur. Ve inanmış…
4 Ağustos’un o sabahında kuşatılmışlar, vurulmuş, yara-
lıydılar.
232