Page 236 - Bir Ölür Bin Doğarız - Kitap
P. 236
bir sonraki güne dönmüştü. Onların sloganları ve marşları hiç
dinmedi. Bazen duyulur duyulmaz ulaşıyordu dışarıya sesleri.
Bazense bir slogan olup patlıyordu katiller sürüsünün üzerine.
İnfaz mangaları defalarca cephane istediler. 2000’den fazla
mermi yaktılar. Onlarca kez bombalandı ev.
Ama en sona kalan komutanın son mermisine kadar
sürdü direniş.
4,5 saat süren çatışma boyunca bazen hep birlikte sonra
tek tek direniş ve savaş sloganlarıyla ses verdiler geceye.
Cesetlerine bile defalarca ateş ettiler. Her birinin üzerinde
25-30’ar mermi saplıydı.
Çatışma boyunca gazetecilerin sokağa yaklaşmasına izin
verilmedi. Yüzlerce metre ileriden kesilmişti bölge. Gazetecileri
eve aldıklarında banyonun dışında bir yere, bakmalarına dahi
izin vermediler. Yalnızca banyoya sürükledikleri şehitlerin fo-
toğraflanmasına izin verdiler. Odanın duvarlarını bile, yürek-
lerini daraltan bir korkuyla basından gizlemeye çalıştılar. Kanla
atılan imzaların korkusu işlemişti yüreklerine.
Devrimci Sol davasının siyasi savunmaları başladığında
Haklıyız Kazanacağız’ın altında Recai’nin de imzası vardı. O
bu imzanın ne anlama geldiğinin bilincinde olarak, halkına ver-
diği sözü tutmuş, yaşamı pahasına andına ihanet etmemişti.
Ve İbo’yla Avni, defalarca eşiğinden döndükleri o ölümü bu kez
tereddütsüzce kucaklamışlardı işte.
Onlar sosyalizmin savaşçılarıydılar. Halkın adaletinin, öz-
gürlük savaşının önderleriydiler. Nasıl savaşılacağını bilir, düş-
manlarını, dostlarını iyi tanırlardı.
“Devrimci Sol’cular Teslim Olmaz” şiarını ölümsüzleştire-
rek ölümsüzleştiler. Destan destan yazılan tarihin destanların-
dan biri olarak ölümsüzler şimdi…
236