Page 128 - Olasılıksız
P. 128

"Bunu keşfettiğinde ‘eğer  gözlemler normal dağılımdaysa, o zaman  çan  eğrisinin ucu  örneğin
               olası gerçek değerini gösterir. O zaman da bu yıldızın olası gerçek konumudur' dedi. Şimdi artık bu
               bilindik bir şey, ancak o zamanlar yeni bir devir açmıştı bu bulgu. Bu birinin olasılık teorisini ilk defa
               başka bir alana uygulayışına örnekti. Laplace, her ne kadar bir yıldızın  tam konumunu belirlemek
               imkansızsa da, konumunu büyük bir olasılıkla doğru belirlenebileceğini söyledi."
                    Caine herkesin dediğini anladığından emin olmak için durdu.
                    "Ama Laplace bununla da kalmadı. 1805'de eserinin dördüncü cildini yayımladı, bunda da fiziğe
               yeni felsefi  bir yaklaşım getirdi. O  doğadaki tüm fenomenlerin,  moleküller arası güçleri inceleyerek
               ortaya konabileceğini iddia etti. Bu yeni teorisini  kutlanarak hava basıncından tutun, astronomik
               refraksiyonlara kadar her  şeyi incelemeye başladı ve yine çan  eğrileri gibi olasılık teorileriyle farklı
               fenomenleri ölçmeye çalıştı."
                    "Laplace'ın en büyük buluşu  1812'deydi, bu yıl  theroic analytique de probabilities, Olasılığın
               Analitik Teorisi'ni yayımladı. Orada hata minimalizasyonu hakkında bilgi verdi-"
                    Steve adında toplu bir öğrenci parmağını kaldırdı. "Bunu anlayamadım."
                    Caine birden dersinin  aynı zamanda tarih dersi olarak da  geçtiği için istatistik bilmeleri
               gerekmediğini hatırladı. Sınıfta üç tane daha tarih  bölümü öğrencisi olduğu için de hata
               minimalizasyonunun ne olduğunu anlatmak zorunda kaldı. Kafasını kaşırken nereden başlayacağını
               düşündü.
                    "İstatistik ve olasılık arasındaki farkı biliyor musunuz?"
                    Steve ve diğer tarih öğrencileri başlarını salladılar.
                    "Tamam. Olasılık teorisi sözde 'şansa' bağlı olguları inceler; yani zarlar, yazı tura gibi, istatistikte
               ise 'gerçek'  olaylar hesaplanır, doğum oranları, ölüm oranları gibi.  Diğer bir deyişle olasılık teorisi
               denklemler oluşturmak içindir, bunlar da istatistikleri elde etmekte kullanılır."
                    Steve anlamış gibi bakıyordu, ama  diğer iki öğrenciden  pek emin değildi  Caine. O yüzden de
               hemen eski yönteme döndü.
                    "Kısa bir örnek vereyim. Diyelim bir parayı dört defa havaya atacağım. Kaç defa yazı gelir?
                    "İki," dedi Steve.
                    "Neden?"
                    "Çünkü iki defa yazı gelir, iki defa da tura."
                    Caine başını salladı. "Aslında sen şu anda olasılık teorisini kullanarak kaç defa yazı geleceği gibi
               istatistikî bir tahminde  bulundun. Bunun farkında olup olmadığını bilemiyorum, ama bir  denklem
               oluşturdun bu sorunu çözmek için." Caine yazmaya başladı:





               Saklı Kütüphane                             128                                 www.e-kitap.us
   123   124   125   126   127   128   129   130   131   132   133