Page 149 - Makaleler 1. Cilt
P. 149
Balkan Stratejisi 147
fazlas› Arnavutluk d›fl›nda, Kosova ve Makedonya'da yaflarlar. Öte yandan
Arnavutluk'un içinde de Arnavut olmayanlar vard›r; ülkenin güneyindeki
-Yunanl›lar›n deyimiyle "Kuzey Epir"deki- Yunan az›nl›k.
Benzer bir biçimde S›rplar ile S›rbistan aras›nda da büyük bir uyuflmaz-
l›k vard›r. 10 milyonu aflan nüfuslar› ile Balkanlar'›n en büyük etnik grupla-
r›ndan biri olan S›rplar, S›rbistan'›n d›fl›nda iki ülkede daha yaflarlar: H›rva-
tistan ve Bosna-Hersek'te. Öte yandan S›rbistan topraklar› içinde yaflayan
insanlar›n % 15'inden fazlas› S›rp de¤ildir; bunlar kendilerini S›rplarla "can
düflman›" olarak gören Arnavutlar ve Sancak'taki Slav Müslümanlar›d›r.
Balkanlar'daki hangi ülkeyi ele alsak, benzer bir mozaikle karfl›lafl›r›z.
Bulgaristan'da Türkler, Pomaklar (Müslüman Bulgarlar) ve di¤er az›nl›klar
nüfusun % 15'ini oluflturur. Makedonya nüfusunun % 65'i Makedonlar'dan
oluflur, ülkede % 22 dolay›nda Arnavut, % 4 Türk ve daha baflka az›nl›klar
yaflamaktad›r. Yunanistan'›n Bat› Trakya bölgesinde 120 bin kadar Türk, ay-
r›ca kuzey bölgelerinde büyük bir Slav Makedon az›nl›k yaflar. Bosna-Her-
sek'te nüfusun % 45'i Müslüman, % 30'u S›rp, % 17'si ise H›rvat't›r.
Elbette bir ülke içinde farkl› etnik ya da dini gruplar›n yaflamas› bafll› ba-
fl›na bir sorun de¤ildir ve bu tür mozaikler, teorik olarak, "çok etnisiteli, çok
kültürlü" bir devlet düzeni ve "birarada yaflama"ya dayal› toplumsal bir for-
mül içinde yaflat›labilirler. Ancak ne yaz›k ki Balkanlar'daki devletlerin ide-
oloji ve pratikleri bu yönde de¤ildir. Bölgedeki devletlerin önemli bir bölü-
mü -ki bafllar›nda S›rbistan ve Yunanistan gelir- homojen bir etnik ve dini
toplum oluflturma amac›ndad›rlar. Bu, kimi zaman S›rbistan örne¤inde ol-
du¤u gibi "etnik temizlik" çabalar›na, kimi zaman da Yunanistan örne¤inde
oldu¤u gibi asimilasyon politikalar›na yol açmaktad›r. Bu ülkelerin sözko-
nusu bask›c› politikalar›nda ›srarc› olduklar›n› ise bunca tecrübeden sonra
art›k ö¤renmifl bulunuyoruz.
Bu nedenledir ki, Balkanlar'da s›k s›k yaflanan, en son olarak da Koso-
va'da patlak veren etnik çat›flmalar›n "ülkelerin toprak bütünlü¤ü içinde,
ancak az›nl›klar›n haklar›na sayg›l› bir biçimde" çözümlenmesini temenni
etmek, gerçekçi bir siyaset de¤ildir. Türkiye bu tür bir temenninin sözcülü-
¤ünü yaparak bir "Balkan stratejisi" izlemifl olmaz. Aksine, sadece zaman yi-
tirmifl olur. Yerinden oynam›fl olan tafllara müdahale etmektense, bu tafllar›n