Page 147 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 147
ad nan o k t ar (haru n y ahy a)
'ürkmüş yaban eşekleri gibi hemen o ortamdan kaçıp uzaklaşırlar'. Ama eğer bir
münafığa din dışında, dünyevi çıkarlarına ilişkin bir konu açacak olunsa, ne kadar
neşelenip açıldığı ve canlandığı da açıkça görülür.
Allah Kuran'ın "İnsanlardan öyleleri vardır ki, bilgisizce Allah'ın yolundan sap-
tırmak ve onu bir eğlence konusu edinmek için sözün 'boş ve amaçsız olanını' satın
alırlar. İşte onlar için aşağılatıcı bir azap vardır." (Lokman Suresi, 6) ayetiyle, müna-
fıkların bu 'boş ve amaçsız' konuşmalarla hedeflerinin, 'Müslümanları Kuran ahlakını
yaşamaktan alıkoymak' olduğunu bildirmiştir. Münafık, Müslümanların vakitlerini
alarak, onları boş sözlerle lafa tutarak yapacakları hayırlı faaliyetleri engellemek ister.
Aynı zamanda da, Müslümanlar arasında eğer kendileri gibi zayıf imanlı ya da münafık
karakterli insanlar varsa, bu yolla onların akıllarını çelebilmeyi ve onları da samimi
bir mümin olmaktan uzaklaştırabilmeyi hedefler.
Ancak Allah münafıkların bu şeytani gayretini, Müslümanlar için bir rahmete
dönüştürür. Müslümanlar Allah'ı büyük bir sevgiyle anan Müslümanlarla, Allah'ı an-
maktan kaçınan ama boş ve amaçsız sözlerle müthiş canlanan insanların farkını
görmüş olurlar. Böylece aralarındaki samimiyetsiz ve münafık ruhlu insanları tanıya-
bilir ve kimlere karşı dikkatli davranmaları gerektiğini görerek tedbir alabilirler.
MÜNAFIK, AHLAKINI GÜZELLEŞT RMEYE ÖNEM VERMEZ AMA
'DIŞ GÖRÜNÜŞÜ' VE 'BEĞEN LMEK' ONUN Ç N HAYAT ÖNEM TAŞIR
Allah bir Kuran ayetinde münafıklar için, 'Sen onları gördüğün zaman cüsseli
yapıları beğenini kazanmaktadır' şeklinde bildirmiştir:
Sen onları gördüğün zaman cüsseli yapıları beğenini kazanmaktadır. Konuştukları
zaman da onları dinlersin. (Oysa) Sanki onlar (sütun gibi) dayandırılmış ahşap-
kütük gibidirler..." (Münafikun Suresi, 4)
Ayette geçen 'cüsseli yapıları' ifadesiyle, cahiliye toplumlarında önem verilen
'zenginlik, sükse, gösteriş, bakım, modernlik ya da kalite' gibi 'sadece dış görünüşe
ait' kriterlere dikkat çekilmiştir. Gerçekten de münafık için 'dış görünüş ve beğenilmek'
çok önemli iki konudur. Ahirete inanmayan ve Allah'ın rızasını aramayan münafık
için, sahip olduğu en değerli hazine 'bedeni' ve onu en etkili şekilde kullanabilmek
için ihtiyacı olan 'beyni'dir. Ancak bilindiği gibi akıl, Allah'ın sadece samimi iman
eden kullarına lütfettiği bir nimettir. Kuran'da bu gerçek şöyle haber verilmiştir:
Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir
nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük fazl
sahibidir. (Enfal Suresi, 29)
Allah, ancak Kendisi'nden saygı ile derin bir sevgi ile korkup sakınıldığı zaman
kullarına Katından 'doğru ile yanlışı', 'iyi ile kötüyü' birbirinden ayırabilecek bir 'akıl
145