Page 125 - Risale-i Nur - Muhakemat
P. 125
ÜÇÜNCÜ MAKALE 127
Sâni'den tegafül ve İntizamın ilcaından tevellüd eden yalnız ızdırar
ile veleh-resan-ı ukûl olan Kudretin Âsârını şu matbaa-misal olan
tabiatın san'atından görmek, tabiatı mistar iken masdar tahayyül
etmek; lâzım-ı eammın vücuduyla, melzum-u ehassın vücudunu
intaca çalışan akîm bir kıyasın neticesidir. Evet şu kıyas-ı akîm,
dalalet ve hayret vâdilerine çok yolları açmıştır.
T e n v i r : Ef'al-i ihtiyariyenin nazzamı olan Şeriat ve Kanun
şu kadar hark ve muhalefetle beraber birçok cühhal-i vahşiye; âdeta
Şeriatı bir Hâkim-i Ruhanî ve Nizamı bir Sultan-ı Manevî tevehhüm
edip, bir tesiri tahayyül eder. Evet bir taburun veya askerin muttarid
olan harekâtını ve yeknesak olan etvarlarını ve birbiriyle rabtolunan
ahvallerini müşahede eden vahşi bir adam, şu efrad-ı adîdeyi
veyahut heyet-i askeriyeyi, manevî bir iple merbut zannederse;
acaba garib görünecek midir? Veyahut bir bedevi veya bir şâir-üt
tab', nâsı bir vaz'-ı hasende ifrağ eden ve mabeynlerini te'lif eden
Nizamı bir mevcud-u manevî ve Şeriatı bir Halife-i Ruhanî temessül
ederse, çok görünecek midir? Öyle ise Kâinatın ahvaline taalluk
eden ve tabiat tesmiye olunan ve Tasdik-i Enbiya veya Tekrim-i
Evliyadan başka hark olunmayan ve müstemirre olan şu Şeriat-ı
Fıtriye-i İlahiye, evhamda tecessüm etsin, neden taaccüb olunsun?
Vehim ve Tenbih: İnsanın zihni ve lisanı ve sem'i; cüz'î ve
teakubî oldukları gibi, Fikri ve Himmeti dahi cüz'îdir. Ve teakub
tarîkıyla yalnız bir şeye taalluk eder ve meşgul kalır. Hem de insanın
kıymet ve mahiyeti, Himmeti nisbetindedir. Himmetin derecesi ise,
maksad ve iştigal ettiği şeyin nisbetindedir. Hem de insan teveccüh