Page 181 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 181

.İHYA-YI ERVAH                                                                                                  183

           bilmek, ikinci bir Hayatın olacağına da zihni ikna' ve icbar eder. Hal
           böyle iken, cahil telakki ettiğin o kâfirler, âlimler sırasına dâhildirler.

                   ۪متنُك  deki  Hitabdan,  onların  Âlem-i  Zerratta  dahi  bir  nevi
                  ْ ُ ْ
           Vücud  ve  taayyünleri  olduğu  anlaşılıyor.  Yoksa  o  zerrat,  tesadüf  ile
           rastgele muayyen cisimleri teşkil edemez.
                     تاوم ۪ َا۪۪۪tabiri,    ا روكْذم۪ا ئيش ۪۪ ۪ نُكي  َ۪ ل ۪ ۪۪nin   mealine  îmadır.
                                      ُ
                   ا
                                                 َ
                                                    ْ َ
                                            َ
                                                ْ
                      َ ْ
                                                        ْ
                  ۪ مُكايحَاف۪ :  Bu  (  ف  )  takib  ve  ittisali  ifade  eder.  Yani,
                         َ
                  ْ َ ْ
           mâkabliyle  mâba'dinin  arasında mesafe olmayacaktır. Halbuki burada,
           mevt ile Hayat arasında uzun bir mesafe vardır. Evet fakat bu ( ف )
           Sâni'i  isbat  eden delillerin menşeine işarettir ki; o zerratın hiçbir vasıta
           ve esbab olmaksızın cemadiyetten hayvaniyete def'aten intikal etmesi,
           zihni Sâni'i ikrar etmeye mecbur eder. Ve keza o zerrat, mevat halinde
           iken  vaziyetleri  sabit  olmadığından,  şe'nleri  ve  iktizaları,  fasılasız
           takibdir.
                                                  ِ
           S-  ۪مُكايحَا۪ün yerine ne için   ۪ءايحَا ۪ ۪ مترص۪denilmemiştir?
                                        َّٓ
                                       ۪
                                       ۪
                                               ْ ُ ْ
                                          َ ْ
              ْ َ ْ
           C-  ۪مُكايحَا۪, Hayatın Cenab-ı Hak tarafından i'ta edildiğine sarahaten
              ۪
              ۪
               ْ َ ْ
                                    ِ
                          َّٓ
           delalet   eder.   ۪ءايحَا ۪مترص۪de  o  delalet  yoktur.  Yalnız "Hayat sahibi
                                ْ ُ ْ
                           َ ْ
           oldunuz" manasına delalet eder.
                   ۪مُكتيمي  ۪ مث ۪ :  Bunun   yerine   وتومت۪۪zikredilmemesi ;   mevtin,

                                              ۪
                                             ۪
                                              ن
                                                    َ
                                              َ
                  ْ ُ
                                                 ُ ُ
                          َّ ُ ُ
           kaderin  Takdiriyle,  Kudretin  büyük  bir  Tasarrufu  olduğuna  işarettir.
           Evet  ömr-ü  tabiîsini  bitirip  sonra  ölenler  pek  azdır.  Kısm-ı  A’zamı,
           ömr-ü tabiîsi esnasında ölürler. Demek mevt, tabiî bir netice değildir;
           ancak  cesedin  inhilaliyle  dağılmasından  ibarettir,  yoksa  Ruhun
           fenasıyla değildir. Mevt ile cesed dağılır, Ruh bâki kalır.
                   ۪مُكي يحي ۪۪ ۪۪مث: Mâkabliyle mâba'di arasında bu'd-u mesafeyi ifade
                           َّ ُ
                  ْ
                        ْ ُ
           eden  ۪مث۪  ,  İmate  ile  ikinci  İhya  arasında  kocaman  Âlem-i  Berzahın
                َّ ُ
           fâsıla olduğuna işarettir.
   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185   186