Page 68 - Naklen Öyküler
P. 68

V

                    Yaşam, ağaçtan düşme parantezini, neden açtı ve kapattı diye

             son zamanlarda çok fazla düşünüyorum. Bir filmde izleyen, bir ki-
             tapta okuyan ‘bu kadar abartı da fazla kaçmış doğrusu. Yazan iyi
             uçmuş’ diye eleştirir. Ben dâhil, böyle yapacağımıza bahse girerim.
             Parantezin arasını anlatmaya hevesim yok. Belki özet geçebilirim.

             Kilometre taşlarından söz edip sonuca bağlayabilirim. Taner o gün
             karşıma çıktıktan sonra birkaç gün babamın sağlığı ile ilgili yanı-
             mızda oldu. Anne ve babasıyla beraber… Ben fakülteyle konuşmuş,
             babamın  hastalık  durumunu  belgeleyerek  bütünleme  sınavına  te-

             lafi sınavı olarak girmeyi ayarlamıştım. Bu durumda bütünlemeye
             kalma olasılığım ortadan kalkmış olsa da bana da en uygun çözüm
             bulunmuştu. İzmir’e gitmeme bir ay vardı ve bu süre her şey için
             yeterliydi. Her şey derken, sınava çalışmama, zor zamanlarında ai-

             lemin yanında olmaya, Görkem’in yokluğuna alışmama, yaşamımı
             yeniden yoluna koymama yeterli olduğunu kastediyordum.

                    Bu  arada  babam,  o  gece  olanları  yavaş  yavaş  anımsamaya

             başladı. Başkalarının yanımızda olmadığı anlarda bana anlattıkla-
             rı şaşırtan, kızdıran, kaygılandıran şeylerdi. Böylece ceviz ağacının
             gizemi, en azından babamla ikimiz için çözüldü. Kimseye bir şey
             söylememeye karar verdik. Babam, dedesinin diktiği o ağacın bü-

             yük  emek  verip  bağlandığı  bahçesinin  sınırları  dışında  kalmasını
             bir türlü hazmedemiyormuş. Aslında daha önce de çoğu gece gi-
             dip ağacın altında durup geçmişi düşünüyor ya da birkaç dal yuka-
             rı çıkıp yıldızlara yaprakların arasından bakmaya çalışıyormuş. O

             ağaca çıktığı zamanlar, köklerinin ağacınkiyle birleştiğini, böylece
             dedesinin onu affetmesi için bir fırsat yakaladığını hayal ediyormuş.
             Onca aile büyüğü içinde en yakın olduğunun dedesi olması boşuna
             değilmiş. Kurtarmak için hiçbir şey yapamadan kaybetmiş dedesini.

             Bir saat içinde, bütün aksiliklerin arka arkaya yaşandığı bu bir ömür
             gibi gelen zamanda, gözlerinin önünde ölmesinin yarattığı çaresizlik
             ve suçluluk duygularını yıllardır içinden atamamış. Kendine öfke-

             68
   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73