Page 75 - Olasılıksız
P. 75
11
Dr. Tversky, Caine'in dosyasını beşinci defa okudu. Artık ezberlemişti neredeyse, ama yine
okumak istedi. Caine'in bünyesindeki dopamin seviyelerine ve nöbetleri engellemek için verilen
deneysel ilaçların kimyasal analizine bakıyordu. Her şey ortadaydı. Caine'in doktoru, bilmeden, ona bu
bulguları tetikleyen bir madde veriyordu. Tversky'nin tek yapması gereken şey şimdiki formülünü biraz
değiştirmekti, sonra da...
Bir hayvan üzerinde test etmeden yeni ilacı Julia'ya vermek konusunda çekinceleri vardı, ama
zaman daralıyordu. Bunu kendisi de itiraf etmişti: Her saniye, beyninin sallantıda olan kimyası
değişiyordu, zaman geçtikçe bu fırsatı elinden kaçırmış olacaktı. Aslında bunu yapmak değil,
yapmamak hata olurdu. Şimdi başlamak zorundaydı.
Dosyaya yine baktı, bir daha okudu bir şeyi atlamadığına emin olmak için. Tek bir şansı vardı, ilk
denemede başarılı olması gerekiyordu. Eğer istediği sonuca ulaşırsa bir sonraki adımlarının ne
olacağını bilecekti. Hatta bundan fazlasını da bilecekti.
Her şeyi bilecekti.
▲
"Hazır mısın?" Ucuz takım elbisesinin içinde Bay Sheridan o kadar heyecanlıydı ki yerinde
duramıyor gibiydi. Powerball temsilcisi böyle pişkin pişkin sırıtınca Tommy'nin midesi bulandı.
Tedirginsin, hepsi bu. Tedirginsin, çünkü ünlü olmak üzeresin.
Ama Tommy bunun doğru olmadığını biliyordu. Uyandığı andan beri, televizyona çıkacağını bile
bilmeden önce, kusmak istemişti. Televizyona çıkıp da ünlü olacağı için midesinde asit birikmiyordu,
bir önceki gece uykusunda rüya görmediği için tedirgindi.
Bir zamanlar bu rüyaların bir lanet olduğunu düşünmüştü. Bu parlayan rakamları tek bir gece bile
görmemek için sağ kolunu vermeye hazırdı o zamanlar. Ama şimdi de onlar olmadan, yalnız ve boş
hissetti kendini. Bu duygudan kurtulmaya çalıştı.
Rüyaların kesilmesi mantıklı. Artık gerek yok rüya görmeme. Kazandım.
Bunun doğru olduğunu biliyordu; ama bilse de kendini daha iyi hissetmiyordu.
"Haydi gidelim," dedi gülümseyen temsilci Tommy'nin omzunu tutarak. Tommy, Bay Sheridan'ın
peşinden kapıdan çıktı ve Eyaletlerarası Piyango Birliği'nin bu gece için özel olarak hazırlattığı mini
podyuma gitti. Kalabalık fotoğrafçılar güruhuna baktı. Ama daha odadakileri çok iyi göremeden
patlayan flaşlardan gözleri kamaştı. Sanki hepsi aynı anda patlamıştı. Kameraların sesi de
duyuluyordu.
Tommy elinden geldiğince hoş bir şekilde gülümsedi. Makyözün yirmi dakika uğraşıp sivilcelerinin
üstüne fondöten sürmüş olmasından hoşnuttu. Işıkların etkisiyle adeta uyuşan Tommy, Bay Sheridan
omuzuna elini koyunca neredeyse yerinde sıçradı.
"....ve kazanan Manhattan'da oturan 28 yaşında bir kasiyer. O şimdi 247 milyon dolarlık bir
adam!" Bay Sheridan artık gülümsemiyor, sırıtıyordu. "Tabii devlet baba kendi payına düşeni alacak."
Gazeteciler nazik olmak için buna güldüler. "Şimdi lafı uzatmadan işte karşınızda, Bay Thomas
DaSouza!"
Bay Sheridan yana çekilirken Tommy'yi mikrofonların durduğu yere doğru çekti. Gazeteciler
ismini bağırırken flaşlar patladı yine. Bay Sheridan Tommy'nin önüne atıldı.
"Lütfen, teker teker." Kalabalığa baktı, sonra birini işaret etti. "İlk önce Penny soru sorsun, sonra
da Joel."
Saklı Kütüphane 75 www.e-kitap.us