Page 172 - Münafığın Derin Karanlığı
P. 172
M ÜNAFI ĞIN D ERİN K ARANLI ĞI
kirli bir dünyanın içine doğru batarken, Müslümanlar da giderek cennet gibi güzel
bir ortamda, güzel insanlarla yaşama nimetini tadarlar. Allah bir ayette, 'nefsinin
bencil tutkularından arınan insanların kurtuluş bulacağını' şöyle bildirmiştir:
... Kim nefsinin 'cimri ve bencil tutkularından' korunmuşsa, işte onlar, felah (kur-
tuluş) bulanlardır. (Haşr Suresi, 9)
Nefsi bencil olan münafıklar, çıkarlarını, gurur ve enaniyetlerini korumak ve
böylece kendilerini kurtarabilmek için her türlü çirkin yola başvururlar. Allah Ku-
ran'da, münafıkların nefislerindeki bu 'cimri ve bencil tutkuların' ahirette çok
daha azgın bir hale geleceğini bildirmiştir. Öyle ki münafık cehennemde sırf
kendini kurtarabilmek için, 'tüm yakınlarını; ailesini, akrabalarını, çocuklarını,
eşini, annesini, babasını, kısacası sahip olduğu her şeyi fidye olarak vermek is-
teyecektir':
Onlar birbirlerine gösterilirler. Bir suçlu-günahkar, o günün azabına karşılık ol-
mak üzere, oğullarını fidye olarak vermek ister; Kendi eşini ve kardeşini, Ve onu
barındıran aşiretini de; Yeryüzünde bulunanların tümünü (verse de); sonra bir
kurtulsa. Hayır; (hiçbiri kabul edilmez). Doğrusu o (cehennem), cayır cayır yan-
makta olan ateştir. (Mearic Suresi, 11-15)
Rablerine icabet edenlere daha güzeli vardır. O'na icabet etmeyenler ise, yeryü-
zündekilerin tümü ve bununla birlikte bir katı daha onların olsa mutlaka (kur-
tulmak için) bunu fidye olarak verirlerdi. Sorgulamanın en kötüsü onlar içindir.
Onların barınma yerleri cehennemdir, ne kötü bir yaratıktır o!.. (Rad Suresi, 18)
İşte Allah Kuran ayetleriyle, münafık nefsinin ne kadar azgın olduğunu, Allah'a
sığınıp hidayet bulmadıkları takdirde, kendilerine olan düşkünlüklerinin ve nefis-
lerini koruma hırslarının ne kadar delice boyutlara vardığını bize bildirmiştir.
Ancak –tövbe etmediği sürece- münafığın ne dünyada ne de ahirette kurtuluşu
yoktur. Allah, tüm dünyayı fidye olarak verseler bile, bunun münafığı çekeceği
azaptan asla kurtaramayacağını haber vermiştir.
MÜNAFIK HER ŞEYDEN ŞÜPHELEN R; HER DETAYI
KEND ALEYH NE ZANNEDER
Suçlu insanla masum insanı birbirinden ayıran en önemli alametlerden biri,
'masumun huzuru, suçlunun huzursuzluğu'dur. Dünyanın tüm ülkelerinde suçlu
insanlar, tedirgin ruh hallerinden, etrafı korku içinde araştıran huzursuz bakış-
larından, garip hareket ve mimiklerinden kendilerini ele verirler. Bu tip insanlar
hayatları boyunca deşifre olma, yakalanma, küçük düşme, aşağılanma korkusu ya-
şarlar. Suçlarını işledikten sonra, insanlardan kaçan 'yabani hayvanlar gibi', her
170