Page 146 - Risale-i Nur - Mektubat
P. 146
148 MEKTUBÂT
elinle ye." demiş. O adam demiş: عي طتسَا "Sağ elimle yapamıyorum."
ٰٓ
َه
َ
ُ
ْ
َ َط
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm demiş: تع تسا َه diye Beddua
َ ْ
ْ
etmiş. "Kaldıramayacaksın." İşte ondan sonra o adam sağ elini hiç
kaldıramamış.
Altıncı Misal:Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın hem
Duası, hem Temasından zuhur eden pek çok Hârikalarından, kat'iyyet
kesbetmiş birkaç hâdiseyi zikredeceğiz:
Birincisi: Hazret-i Hâlid İbn-i Velid'e (Seyfullah'a) birkaç Saçını
verip, nusretine Dua etmiş. Hazret-i Hâlid, O Saçları külâhında hıfzetmiş.
İşte O Saç ve Duanın Bereketi hürmetine, hiçbir harbe girmemiş illâ
muzaffer çıkmış.
İkincisi: Selman-ı Farisî, evvelce yahudilerin abdi imiş. Onun
seyyidleri, onu âzad etmek için çok şeyler istediler. "Üçyüz hurma fidanını
dikip meyve verdikten sonra, kırk okıyye altun vermekle âzad edilirsin"
dediler. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'a geldi, beyan-ı hâl etti.
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm kendi Eliyle, Medine civarında
üçyüz fidanı dikti. Yalnız bir tanesini başkası dikti. O sene zarfında, Resul-
i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın diktiği bütün fidanlar meyve verdi.
Yalnız bir tek başkası dikmişti, o tek meyve vermedi. Resul-i Ekrem
Aleyhissalâtü Vesselâm onu çıkardı, yeniden dikti. O da meyve verdi. Hem
tavuk yumurtası kadar bir altunu, ağzının tükürüğünü ona sürdü, Dua etti,
Selman'a verdi. Dedi: "Git yahudilere ver." Selman-ı Farisî gidip o
altundan kırk okıyyeyi onlara verdi; o tavuk yumurtası kadar olan altun,
eskisi gibi bâkî kaldı. İşte şu vakıa, Hazret-i Selman-ı Pâk'in sergüzeşte-i
hayatının en mühim bir Hâdise-i Mu’cizekâranesidir. Muteber ve mevsuk
İmamlar haber vermişler.
Üçüncüsü: Ümm-ü Mâlik isminde bir Sahabiye, "ukke" denilen
küçük bir yağ tulumundan, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'a yağ
hediye ederdi. Bir defa Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ona Dua
edib ukkeyi vermiş; ferman etmiş ki: "Onu boşaltıp sıkmayınız." Ümm-ü
Mâlik ukkeyi almış. Ne vakit evlâdları yağ isterlerse, Bereket-i Dua-yı
Nebevî ile ukkede yağ bulurlardı. Hayli zaman devam etti. Sonra sıktılar,
Bereket kesildi.
Yedinci Misal:Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın Duasıyla ve
Temasıyla, suların tatlılaşması ve güzel koku vermesinin çok hâdiseleri
var. İki-üç taneyi, nümune olarak beyan ederiz: