Page 167 - Risale-i Nur - İşaratü'l-İcaz
P. 167
NÜKET-İ İ’CAZİYE 169
ة
۪
ايحت ْ ْ ِ ِ ۪ ا ۪ س mahalli, ۪رض olurdu. Halbuki istihyanın mahalli, ۪ضوعب dır.
ب
ْ َ
َ ُ َ
َ
۪ لثم۪: Bundan murad, temsilin hâsiyeti olan aklî bir şeyi, hissî
َ
َ
bir şeyle ve aslı olmayan mevhum birşeyi muhakkak ve mevcud olan
bir şeyle ve gaib olan birşeyi, hazır bir şeyle tasvir etmektir. ۪لثم deki
َ
َ
tenkirden anlaşılır ki, burada medar-ı nazar, bizzât meselin zâtıdır,
sıfatları değildir. Sıfatları ise makamın iktizasına veya mümessel-i lehin
haline havale edilmiştir.
ام۪tamimi ifade ettiğinden, kaidenin umumî olduğuna işarettir
َ
ki, cevab yalnız onların itiraz ettikleri şeye münhasır kalmasın.
۪ةضو ۪ عب: Pek çok küçük ve hakir şeyler ve hayvanlar bulunduğu
ُ َ
َ
halde ۪ضوعب۪nın tahsisi, ind-el bülega temsil için istimali çok olduğuna
۪
ة
َ ُ َ
binaendir.
اهقوف ۪امف۪ Yani: Kıymet ve Belâgatça ۪ضوعب nın (sinek)
ة
۪
َ َ
َ َ َ
ْ
َ ُ َ
mâfevki veya küçüklükte ۪ضوعب ın madûnu veyahud hem kıymette
ة
۪
َ ُ َ
۪
۪
hem küçüklükte ۪ضوعب nın madûnu olan şeyler... Fakat اه ۪قوف ۪۪ ام۪
۪
ة
َ
َ َ َ
ْ
َ ُ َ
işarettir.
tabiri, küçük şeyin Belâgatça daha garib, Hilkatça daha acib olduğuna
ِ
ِ ِ
۪ ني ۪ ذَّلا ۪ م ۪ا ۪ َا۪و۪ ۪ مبِر۪نم۪قحْلا۪هنَا ۪ ۪ نومَلع ۪ يف۪اونمۤا ۪ ني ۪ َ َ ۪ ذَّلا ۪امَاف
َّ َ
َ َ
ُ َّ
ُ
َ َّ
ْ َ ْ
ُّ َ
َ
َ ُ ْ
ِ
۪ لثم ۪ اَذبِ۪للّا ۪دارَا ۪آَّ ۪ ام ذ ۪ ۪نو ۪ ُلوقيف۪اورفَك ۪
َ َ َ
َ
ُ َ َ
َ
ٰ ُ ٰ
َ َ
َ
ُ
Bu Cümlenin evvelki Cümleden teferru' ve teşa'ub ettiğini ifade
eden ف , bu Cümleyi her iki şıkkıyla intac eden zımnî ve gizli bir delile