Page 40 - Türk Yurdu 387. sayı Kasım 2019(web için-kapaklı)
P. 40

DOSYA








                       CENGİZ DAĞCI İLE SON RÖPORTAJ









                                               İSA KOCAKAPLAN








              Bu konuşma 19 ve 21 Ocak 2009 tarihlerinde Cen-  için ne büyük azap olduğunu onu tanıyanlar bilir. Zi-
           giz Dağcı’nın Londra Southfields’teki evinde yapıldı.  yaret ettiği kişi saatlerce konuşsun, Muhsin onun sözü-
           Üzerinden 10 yıl geçti. Bu sürede Dağcı vefat etti (22  nü hiç kesmeden kayıt işini sürdürür. Cengiz Dağcı’ya
           Eylül 2011) ve sağlığında kavuşamadığı yurduna, Kı-  gittiğinde yaşadığı aksiliği, bana yana yakıla anlattı ve
           rım’ın Kızıltaş’ının anne toprağına vefatı ile kavuştu (2  mutlaka tedbirli davranmamı istedi. Ben de bu konuda
           Ekim 2011).                                    kılı kırk yarıyorum. Makinenin pilinin şarjı dolu. Ama
              Onunla konuştuğumuz ev yerinde duruyor, ancak   konuşma uzun sürerse ve şarj yetmezse ne yaparım?
           o evde Cengiz Dağcı’nın hatıraları yok artık. Varisleri   Onun için şarj kablosunu yanımda bulundurmam ge-
           tarafından ev elden çıkarıldı. Cengiz Dağcı’nın bu ev-  rekiyor. Lakin bu fişler İngilizlerin prizlerine uymuyor.
           deki hatıraları ve izleri fotoğraflarda ve bu röportajda   Fişler iki kollu, İngilizlerin prizleri üç delikli. Bunun için
           kaldı.                                         bir adaptöre ihtiyaç var. Allahtan Çağrı’ya söylemiş-
                                                          tim. O gelirken, bana kendi kullandığı adaptörü getir-
              1991 yılından itibaren Kırım Türklerine sıcak ku-  di. Edinburgh’a dönünce kendisi yeni bir tane alacak.
           cağını açıyor diye umutlandığımız Kırım da Rusya’nın   O adaptörü kaç kere denedim. Prize taktım, ardından
           soğuk ve acımasız pençeleri arasında şimdi. Bu kadim   makinenin fişini adaptöre taktım ve şarj edip etmediği-
           Türk yurdunun çileli insanları ve onların yaşatmaya   ni kontrol ettim. Çok şükür, her şey yolunda idi.
           çalıştıkları sıcak yuvalarının yansıları da Cengiz
           Dağcı’nın romanlarında saklı.                     Şimdi otelden çıkacak, karşı kaldırımda hemen
                                                          bizim hizamızda bulunan durağa geçecek ve bizi
              Bu röportaj o eserlerin yeniden okunmasına ve   South  Kensington  İstasyonuna  götürecek  otobüse
           gençlerimizin yüreklerinde Kırım ateşinin alevlenme-  binecektik. Bindik. Zaten mesafe kısa, üç durak.
           sine katkı sunar inşallah…                     Yolcu kalabalık olmadığı için 5 dakikada istasyona
              Cengiz Dağcı ile buluşma günü               varıyoruz. Cengiz Dağcı’nın evi Wimbledon tenis
                                                          kortlarına yakın bir yerde. Batıya doğru gideceğiz.
              19 Ocak 2009 Pazartesi… Bugün, yıllardır roman-  Haftalık kartlarımızı okutarak istasyon turnikelerinden
           larını ve diğer kitaplarını okuduğum, hakkında yazılar   giriyoruz. İki kat aşağıya iniyoruz. Metro istasyonunun
           yazdığım, konuşmalar yaptığım Cengiz Dağcı ile bu-  westband tarafına geçiyoruz. Orada bulunan levhadan
           luşma günü. Saat 11.00 sularında kendisini arıyorum.   istasyonları kontrol ediyorum. Evet, işte Southfields
           “Aaa! İsa Kocakaplan, nerdesin?” diyen hafif hayret   orada yazılı. Batıya iki hat var. Birisi Richmond treni.
           ifadeli, ama dinç sesi, yine telefonda çınlıyor. Otelde   Biz ona binmeyeceğiz. Wimbledon’a giden trene
           olduğumu, ona gelmek üzere yola çıkacağımı söylü-  bineceğiz. İlk gelen Richmond treni, ona binmiyoruz.
           yorum. “Yarım saat sonra buradasın.” diyor. “South-  İki üç dakika sonra bir tren daha geliyor. Önünde
           fields”  istasyonuna  geldiğinde  beni  ara,  kapıyı  aça-  sarı ışıklı Wimbledon yazısı var. Bu bizimki. Perona
           yım.” “Tamam, ararım.” diyorum. Telefonu kapattıktan   yanaşıyor. Vagona giriyoruz. Yer var. Oturuyoruz.
           sonra, fotoğraf makinesini, video-kamerayı kontrol   Gözümüz kapı üzerinde yazılı istasyon isimlerinde.
           ediyorum. Pilini, şarj kablosunu gözden geçiriyorum.   Üç istasyon batıya doğru gittikten sonra Earl’s Court
           Bir aksilik çıkmasını istemiyorum.             istasyonundan güneye döneceğiz. 6 istasyon sonra

              Muhsin Karabay anlatmıştı. Cengiz Dağcı’nın evine  Southfields’e ulaşacağız. Metro, bu güzergâhta ge-
           gitmiş, makineye yedek kaset alamadığı için görüşme-  nelde yer üstünden gidiyor. Pencereden hızla geçen
           nin büyük bölümünü kaydedememiş. Bunun Muhsin  evlere, sokaklara, caddelere bakıyorum. Dik çatılı, tuğ-
               38
                                                                                  SAYI 387 • KASIM 2019
   35   36   37   38   39   40   41   42   43   44   45