Page 42 - Türk Yurdu 387. sayı Kasım 2019(web için-kapaklı)

Cengiz Dağcı’nın günü geçirdiği salon. Pencerenin ötesi arka bahçe. Köşede çalışma masası duruyor. Şimdi
üzerinde, aldığı plaketler ve hediyeler var. Masaya bitişik gibi duran koltuk, Regina’nın yıllarca oturduğu, el işleri
yaptığı koltuk. Koltuğun arkasındaki duvarda Regina’nın eseri bir kilim asılı.

İşte ben bu dil kahramanının yıllarını geçirdiği lığını bunlarla bastırıyor Dağcı. Kendisine kızının veya
mabedindeyim. Birlikte salona geçiyoruz… torununun gelip gelmediğini soruyorum. “Frank hafta-
Buradaki bitişik nizam evler ikişer katlı. Her iki ev da bir geliyor.” diyor. Frank Posner, Cengiz Dağcı’nın
birbirinin simetriğini oluşturuyor. Giriş kapıları birbiri damadı. Taksicilik yapıyormuş. Müzik öğretmeni olan
ile komşu, üç metre boyunda 1,5 metre eninde bir gi- Arzu-Ursula ile aralarında 8 yaş fark varmış. Arzu 1945
riş holünden sonra, soldaki binada sola, sağdakinde doğumlu olduğuna göre, Frank 1953 doğumlu. Frank
de sağa dönülerek mutfağa ve evin arka tarafında bu- haftada bir gelip, ev ve bahçe ile ilgileniyormuş. Tabii
lunan büyükçe salona giriliyor. Her evin önünde yak- bir iki saatlik sürede etraf ne kadar toparlanabilirse, o
laşık 5x2 metre ebadında küçük bir bahçe bulunuyor. kadar oluyor. Bir de Cengiz Dağcı’yı taksisiyle Regi-
1
Bahçe duvarları, demir bahçe kapıları neredeyse bir na’nın mezarına götürüyormuş Frank.
örnek. Arkadaki salon, evin geniş bahçesine bakıyor. Cengiz Dağcı için her şeyden önemlisi bu. Sürek-
Salonun arka bahçe tarafında kapı boyunda iki kanatlı li Regina ile yaşıyor. Sağlığında da ölümünden sonra
iki pencere var, aynı zamanda kapı vazifesini görüyor- da Regina onun hayatını bütün varlığı ile dolduruyor.
lar. Bunlardan herhangi birini açıp bahçeye çıkabilirsi- Haftada veya on beş günde bir onun mezarını ziyaret
niz. Arka bahçeye çıkışta, yine giriş kapısının önünde etmek, Dağcı için hayatın en anlamlı ritüeli hâline gel-
olduğu gibi bir veranda var. Zemini beton. Tam ortada miş. Evin alt katındayız. Girişteki mutfağın duvarları,
bulunan bir kapı yerinden bahçeye geçiliyor. Bahçe oradan arka tarafa salona geçerken gördüğüm şömi-
bakımsız. Sarmaşıklar her tarafı işgal etmiş, ağaçların nenin üzerindeki raf ve duvarlar, her yer Regina’nın
dalları budakları uzamış, yayılmış. Bahçenin zemini ot- fotoğrafları ile dolu. Salonun duvarlarını süsleyen
larla kaplı. Cengiz Dağcı’nın uzun süredir buraya çık- panolar, koltukların üzerindeki örtüler, yastık kılıfları,
madığı belli. Evin içi nispeten daha derli toplu. Etrafta yere serili kilimler, hepsi Regina’nın hünerli ellerinden
cips kutuları var. Kimi kapalı, kimi açık. Demek ki aç- çıkmış. Mutfakla salonu, üst kata çıkan dik merdiven

40
SAYI 387 • KASIM 2019